İçindekiler
Bu yazımızda sağlıklı kentleşme üzerine zihin egzersizleri, fikir jimnastiği yapacak ve birtakım sıralı önerilerde bulunacağız.
Kent Kültürü Nedir?
Kent kimliği, orada yaşayan insanlar tarafından üretilen maddi veya manevi değerlerin bütünüdür. Kent kültürü; bir kentteki sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasal hareketliliklerin temelini oluşturmaktadır. Yaşanabilir bir kentin oluşması için kent kültürünün yerleşmesi çok önemlidir. Bunun gerçekleşmesi kentlilik bilincinin artması ile mümkündür.
Kent kültürünü en çok etkileyen faktörlerin başında o kentin fiziksel, sosyoekonomik, kültürel ve tarihsel özellikleri gelmektedir. Örneğin; Milano bir moda kenti olarak hafızalara kazınmışken, New York şehri Özgürlük Heykeli ve gökdelenlerle özdeşleştirilir. Paris denince Eyfel Kulesi, İstanbul denince de Taksim, Ayasofya ve Sultanahmet Camii akla gelmektedir.
Kent Kültürü Yaratmak İçin Gereken Şartlar Nelerdir?
Malumunuz şehir, yani kent, bir medeniyettir. Medeniyet şehirlerde doğar ve oradan taşraya yayılır. Mesela yüzyıllardır yenilikler, moda, film, sanat, kitap, edebiyat, fikir akımları hep İstanbul’un öncülüğünde Anadolu’ya yayılmıştır. Bu yüzden kent kültürünün oluşturulması ve korunması son derece mühimdir.
Eğer kentin kültürünü koruyamazsanız o kentlerde yetişen nesillerin hafızasını da koruyamamış olursunuz ki, hafızası olmayan nesiller hayatları boyunca hiçbir zaman kendi başarıları için çalışamazlar. Hep başkalarının başarıları için çalışmak zorunda kalırlar.
Mimarinin Şehrin Tarihine Uygun Olması
Bir şehirde yerleşik kültürün oluşturulması için en az 200 yıl geçmesi gerekir. O şehrin kültürünün tamamen yok edilmesi ve başkalaştırılması için ise 100 yıl tamamıyla yeterli olacaktır. Unutulmamalıdır ki yıkmak her zaman yapmaktan daha kolaydır. Bu yüzden kentleşme ve yapılaşma sürecinde şehirlerimizin mimari yapısı, şehrin cildi ve genetiğine uygun olarak planlanmalıdır. Bu konuda 1989 yılında hayatını kaybeden Mısırlı mimar Hasan Fethi gerçekten çok ufuk açıcı bir insandı.
Göçün Kontrol Altında Tutulması
Kentin yerleşik kültürünün korunması ve olumlu anlamda ilerletilebilmesi için kontrol altında tutulması gereken diğer mühim konu “göç” meselesidir. Yıllar önce henüz Tıp Fakültesi öğrencisiyken Mümtaz Turhan’ın “Kültür Değişmeleri” kitabını okumuştum. Kırsaldan kentlere kontrolsüz göçün ve şehirlerde oluşan gettoların nasıl hâkim unsur haline geldiği, şehrin dokusu ve medeni yaşamını ne denli bozduğu üzerine çok düşünmüştüm. Ne var ki artık bu sorunları bile bize özleten büyük bir başka problemimiz var. O da kontrolsüz sığınmacı akını.
Tabiatın kurallarına aykırı davranmadan, ilk önce kendimizi merkeze alarak sonra elimizden geldiğince şehirlerin kültürünü yok etmeden planlı programlı ve kontrollü bir şekilde bu soruna yaklaşmak zorundayız. Unutmayınız ki güneş kendi etrafında döndüğü için gezegenler onun etrafında dönüyor. Dünyamız da önce kendi etrafında dönüyor sonra güneşin etrafında dönüyor. Eğer kendi etrafında dönmeden güneşin etrafında dönseydi yarısı donar yarısı yanardı yani mevsimleri, yani hayatı kaçırırdı. Ülkemizin ve kentlerimizin de öncelikli olarak kendi kültürünü merkeze alması gerekmektedir, yoksa çekim kuvvetini kaybeder.
Emniyet ve Güvenliğin Sağlanması
Bir şehrin cazibe merkezi olması, yatırım ve ziyaretçi alması, sağlıklı nesiller yetiştirebilmesi için olmazsa olmaz şartlardan biri de emniyet ve güvenliğinin sağlanmış olmasıdır. Günümüzde büyükşehirlerde, sadece ülkemizde değil dünyanın pek çok şehrinde, maalesef güvenlik problemleri yaşanmaktadır. Bununla baş etmenin sosyolojik, bürokratik ve kolluk kuvvetleri gibi yöntemleri mevcuttur. Fakat bence en önemlisi bu işin sosyolojik mücadelesidir.
Kent Kimliğini Korumak Neden Önemli?
Kentlerin kimliğinin korunması sayesinde; toplumların kültürel birikimleri, maddi ve manevi değerleri gelecek kuşaklara aktarılmaktadır. Bir kent kültürü oluşturmak ve oluşturması çok uzun zaman alan bu kültürü korumak için öncelikli olarak şu üç şartın sağlanması gerekmektedir:
- Mimari yapıların şehrin tarihine ve dokusuna uygun olması.
- Diğer ülkelerden gerçekleştirilen göçün kontrol altında tutulması.
- Kentte emniyet ve güvenliğin sağlanması.