İçindekiler
“1Ç 2022 Türkiye Makroekonomi ve Gayrimenkul Piyasası Verileri” araştırma raporu, JLL Türkiye Araştırma imzasıyla yayımlandı. “Daha iyi bir dünya için gayrimenkulün geleceğini şekillendiriyoruz.” cümlesiyle başlayan rapor; Makroekonomik Göstergeler, Perakende Pazarı Görünümü, Ofis Pazarı Görünümü, Lojistik Pazarı Görünümü adlarıyla toplam 4 ana başlıktan oluşuyor.
Makroekonomik Göstergeler
Türk ekonomisinin performansının paylaşıldığı Makroekonomik Göstergeler bölümünde; gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) büyümesinden tüketici güven endeksine, doğrudan yabancı yatırımlardan enflasyona ve döviz kurlarına kadar pek çok noktada rakamsal verilere yer veriliyor.
İlgili bölümde şu kısımlar öne çıkıyor:
“Mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi Nisan 2022’de 67,3 olarak kaydedilerek sırasıyla bir önceki aya göre %7,3 ve bir önceki yılın aynı ayına göre %16,1 oranında düşüş göstermiştir.
2020 yılında durgunluk döneminin ardından Türkiye’ye doğrudan yabancı sermaye girişleri son beş yılda kaydedilen seviyeleri aşarak 2021 yılında %78,8 oranında yıllık artışla güçlü bir toparlanma kaydederek ivme kazanmıştır. 2022 yılının ilk iki ayında ise geçen yılın aynı dönemine göre %19 düşüş göstererek 1,26 milyar USD seviyesinde kaydedilmiştir.”
Perakende Pazarı Görünümü
Türkiye’deki perakende pazarıyla ilgili kapsamlı verilerin paylaşıldığı Perakende Pazarı Görünümü bölümünde, bahse konu başlıktaki gelecek öngörülerine de yer veriliyor.
Perakende Pazarı Görünümü başlığının altında şu kısımlar dikkat çekiyor:
“Mevcutta, inşaat hâlinde 30 alışveriş merkezinde yaklaşık 900 bin m2 kiralanabilir alan bulunurken, toplam arzın 2024 sonu itibarıyla 14,9 milyon m2 seviyesine ulaşması beklenmektedir.
Paralel olarak, geçen yılın aynı çeyreğinde 163 m2 olarak kaydedilen perakende yoğunluğu, 1Ç 2022’de 1.000 kişi başına 165 m2 seviyesine yükselmiş olup, 2024 yılında inşaat hâlindeki projelerin tamamlanmasıyla 170 m2’ye ulaşması beklenmektedir.”
Ofis Pazarı Görünümü
Çalışmanın Ofis Pazarı Görünümü adlı bir diğer başlığında ise ofis arzıyla ilgili rakamsal verilere yer veriliyor.
Söz konusu bölümün öne çıkan kısımları şöyle sıralanıyor:
“İstanbul’da A sınıfı ofis arzı 1Ç 2022’de 5,8 milyon m2 seviyesinde kaydedilirken, mevcutta yaklaşık 1,45 milyon m2 inşaat hâlinde kiralanabilir alan bulunmaktadır ve mevcut ofis arzının 2023 yılı sonunda 7,3 milyon m2 seviyesine ulaşması beklenmektedir. İnşaat hâlindeki ofis arzının %90’ını oluşturan ve 1 milyon m2 üstünde kiralanabilir alanı bulunan Uluslararası İstanbul Finans Merkezi’nin 2022 yılı sonunda tamamlanması beklenmektedir.
Birincil ofis kiraları 1Ç 2022’de USD bazında geçen çeyreğe kıyasla %25 oranında artış göstererek 25 USD/m2/ay seviyesinde kaydedilmiştir. Diğer yandan, Türk Lirası bazında ise geçen yıla kıyasla %90 artış kaydederek 350 TRY/m2/ay seviyesine yükselmiştir.”
Lojistik Pazarı Görünümü
“1Ç 2022 Türkiye Makroekonomi ve Gayrimenkul Piyasası Verileri” araştırma raporunun son bölümü olan Lojistik Pazarı Görünümü başlığında ise Marmara Bölgesi’ndeki toplam lojistik arzı ve lojistik depo kiralama işlemleri başta olmak üzere önemli konularda rakamsal veriler paylaşılıyor.
Lojistik Pazarı Görünümü başlığında şu kısımlar öne çıkıyor:
“İstanbul ve Kocaeli alt pazarlarını kapsayan Marmara Bölgesi’ndeki toplam lojistik arzı 1Ç 2022 itibarıyla 10,56 milyon m2 seviyesindedir. Ticari kullanım amaçlı lojistik arzı ise 6,78 milyon m2 olarak kayıt altına alınmıştır. 1Ç 2022 itibarıyla mevcutta inşaat hâlinde bulunan 554 bin m2 lojistik depo arzı bulunurken, planlama hâlindeki projeler 2,23 milyon m2 seviyesindedir.
Mevcut verilere göre 2022 yılının ilk çeyreğinde 8.340 m2 lojistik depo kiralama işlemi gerçekleşmiştir. Kaliteli lojistik depo arzındaki kısıt nedeniyle lojistik kiralama işlemi hacmi sınırlı kalmıştır. Diğer yandan, pazarda oldukça ihtiyaç duyulan lojistik depo geliştirme aktivitelerinde henüz beklenen artış gözlenmemiştir.
Paralel olarak, lojistik pazarındaki en önemli konu, özellikle e-ticaret ve perakende sektöründen kiracılar tarafından gelen yüksek talebin kaliteli depo arzının kısıtlı olması nedeniyle karşılanmaması olarak öne çıkmaktadır.”
“1Ç 2022 Türkiye Makroekonomi ve Gayrimenkul Piyasası Verileri” araştırma raporunun tamamına ulaşmak için tıklayınız…