İçindekiler
Afetlerden sonraki iyileşme aşamasında iletişime yönelik artan uluslararası ilgiye karşın hükümetlerin yararlanabileceği çok az araştırma veya araç mevcuttur. Bu da küresel İnsani Yardım Topluluğu tarafından kaydedilen ilerlemeler de dahil olmak üzere, iletişim alanındaki kapsamlı araştırma bulgularıyla tam bir tezat meydana getirmektedir. Tam da bu noktada afet öncesi, süresi ve sonrasında iyileşmeye yönelik etkili iletişim yönetiminin öncelikleri ortaya konmalıdır.
İyileşme Sürecinde Sağlıklı İletişim Neden Önemlidir?
Ülkelerde yaşanan doğal ya da doğal olmayan afetler sonrasında iletişim sürecinin sağlıklı yürümesi hayati derecede önemlidir. Çünkü gerçekleşen bir afet sonrası hızlı bir şekilde yaraları sarmak ve iyileşme dönemine girilmesi gerekir. Peki bu iyileşme sürecinde sağlıklı iletişim neden önemlidir?
Afetler sonrası iyileşmeyi kısaca tanımlamak gerekirse, özünde bu süreç, etkilenen topluluk (daha geniş anlamda halk, hükümetler, yardım kuruluşları) ve özel sektör arasında bir ortaklıktır. Sonuç olarak başarılı bir iyileşme, bu kilit noktadaki paydaşlar arasındaki doğru ve etkili iletişime bağlıdır.
Toplumun beklentilerini yönetmek için hükümetin ne yapıp ne yapamayacağı, hükümet içinde kimin iyileşme çabalarına öncülük etmekten sorumlu olduğu ve toplulukların iyileşme sürecinde ne gibi yardımlar bekleyebileceği gibi konularda iyi bir iletişim koordinasyonu gereklidir.
Başarılı İletişim Süreci İçin 3 Temel Prensip
İyileşme sürecinde etkili iletişimin temelini oluşturan üç temel kural mevcuttur. Doğru iletişim, “ilgili”, “açık” ve “hedefe yönelik” olmalıdır. Bu terimler, bir acil durumu takip eden toparlanma aşamasındaki iletişim sürecinde aşağıdaki gibi şekillenmektedir.
İlgili İletişim
Yaşanan bir afetten etkilenen topluluklar genellikle stres altında oldukları ve bilgileri akıllarında tutamadıkları bir dönem yaşarlar. Sonucunda da bu büyük ölçekli bilgilerin arasında boğulurlar. Bu noktada yerel yönetimler, afetten etkilenen topluma iletilen tüm bilgilerin, konuyla ilgili olmasını sağlamalıdır. İnsanlar afetler sonrası süreçte genellikle şunları bilmek ister:
- İyileşme sürecinde neler oluyor?
- Hangi destek kanalları mevcut?
- Bu desteğe hak kazanmak için ne yapılmalı?
- Sorular, endişeler veya şikayetler karşısında neler yapılabilir?
Açık İletişim
Sağlanan bilgiler (güçlendirmek amacıyla), şeffaf iletişimi desteklemek ve toplulukların kendi kendilerini iyileştirmeleri için kolay anlaşılır bir şekilde sunulmalıdır. İletilmesi gereken teknik bilgiler varsa bunlar mümkün olduğunca teknik olmayan bir dil kullanılarak, yalın bir şekilde aktarılmalıdır.
Bunun yanında bilginin duyusal bozukluğu olan, kültürel ve dilsel açıdan farklı geçmişlerden gelen kişiler için erişilebilir formatlarda sunulmasını sağlamak da oldukça önem taşıyor. Bu nedenle, iletişim ürünlerinin farklı dillerde üretilmesi gerekebilir ve bir araya gelinen toplantılarda işaret dili tercümanlarına ihtiyaç duyulabilir.
Hedefe Yönelik İletişim
Kullanılan iletişimin yöntemi hedef kitleye göre düzenlenmiş olmalıdır. Bundan dolayı hedeflenen toplulukların iletişim kültürünü (iletişimi ve ilgili davranışlarını etkileyen ve yönlendiren inançlar, dil ve değer sistemlerini) ve onlara ulaşmanın en iyi yolunu saptamak önemlidir.
Yaşanan afetler sonrası sağlıklı bir iletişim süreci yönetmek için bilinmesi gereken detaylara Afet İletişim Yönetimi Rehberi üzerinden ulaşabilirsiniz.