İçindekiler
Bu yazının öncelikli amacı, ‘heyelan alanlarında ve heyelan olma olasılığı yüksek olan yerlerde tesis, bina ve bağ yapmayın’ ikazını vurgulamak. Eğer yaparsanız; 5 – 10 yıl ya da daha uzun bir süre boyunca, yapınız, heyelanın etkilerinin devam etmesiyle sürekli zarar görecek ve siz yapınıza çok fazla tamir masrafı yapmak zorunda kalacaksınız.
Gerektiği zaman; Bozcaada ve Gökçeada Belediyelerini, bu adaların kıyı alanlarında yatırım yapacak şirket ve şahısları uyarmak bilim insanının görevidir. Ben de görevimi yerine getiriyor ve uyarıyorum: Heyelan alanlarından uzak durun. Buralara yatırım yapmayın. Heyelan olasılığı olan yerlere bağ – bahçe kurmayın.
Heyelan sonrası oluşan düzlük, yatırımcıya yanıltıcı bir görüntü veriyor. Bu görüntüye aldanmayın. Yapılaşmaya açılacak alanda mutlaka zemin etüdü ve jeolojik – jeofizik etüt yaptırın.
Heyelanın Ne Kadar Eski Olduğu Nasıl Anlaşılır?
Gökçeada’da saptadığımız bir heyelan 2015 yılında çatlak oluşumu ile başlamış, 2020 yılında tamamlanmış ve döküntüsü denize ulaşmıştır. Bazıları ise örneğin; 10, 50, 100 yıl öncesinde, farklı zamanlarda meydana gelmiştir. Heyelanın ne kadar eski olduğunu; deniz kıyısında akan heyelan malzemesinin aşınma miktarına ve heyelan döküntüsü üzerinde gelişen bitki ve ağaç miktarına göre anlamaktayız.
Depremler Heyelan Oluşumunu Tetikler mi?
Önümüzdeki günlerde bir deprem olursa, ada kıyılarında yeni heyelanlar oluşması kaçınılmazdır. Her deprem olduğunda deprem bölgesinde çok sayıda heyelan gerçekleştiğini, önceki depremlere bakarak söylemek mümkün. Örneğin; 1875 yılında Güzelyalı – Çanakkale dolayında 6.7 büyüklüğünde bir deprem olmuş ve deprem sonrası Güzelyalı gerisindeki sırtlardan Karanlık Liman gerisindeki sırtlara kadar olan alanda 8 büyük heyelan oluşmuştur. Heyelanlar sonucu; binlerce metreküp kaya – toprak deniz yönünde Güzelyalı ve Karanlık Liman batısındaki kıyılar yönünde kalmıştır.
Heyelan Bölgesi Nasıl Anlaşılır?
Fotoğraflarda heyelan kütlesinin koptuğu kesim (heyelan taç kısmını) kesikli sarı çizgi ile işaretlenmiştir. Buradan kopan malzeme, deniz yönünde akarak heyelan döküntüsünü oluşturmaktadır. Kopan malzemenin akış yönü ise ok ile işaretlenmiştir. Deniz yönünde akan heyelan malzemesinin kıyı çizgisini deniz aleyhine değiştirmesi, heyelanı tanımak için kullanılan belirtilerden en önemlisidir. Plaj alanında bulunan kumsalın üzeri; heyelan sonrası heyelan malzemesi – heyelan döküntüsü ile işgal edilmiştir. Heyelan döküntüsü içinde bulunan ve kıyıya kadar inen aşınmaya dayanıklı kaya blokları, kumsal üzerinde ve deniz içinde görülmektedir. Kolayca aşınan killi kayalar ise dalgalarla parçalanmış ve deniz içine dağıtılmıştır.
Heyelan Döküntüsü Üzerine Yapı İnşa Edilebilir mi?
Eski heyelan döküntüsü üzerine bina ya da herhangi bir yapı inşa edilmez. Neden? Çünkü, heyelan döküntüsü sağlam bir zemin oluşturmaz. Bu tip zeminlere güvenilmez. İnşa edilecek olursa yoğun yağmur yağdığında ya da alana inşa edilen binalardan zemine su sızması olduğunda heyelan tekrar tetiklenir. Önceki heyelan ile kayan kütle tekrar harekete geçer. Ayrıca heyelan döküntüsü üzerine bina yaptığınızda, o binanın ve diğer yapıların oluşturacağı ek yük, yeni heyelanlara sebep olur.
Heyelanlar Neden Olur?
Bu yazıya konu olan heyelanlar, neden oldu? Bunun sebepleri şöyle açıklanabilir;
- Dalgaların kıyı boyunca yamacın altını oyması, yamaç eğimini artırması,
- Kıyıyı oluşturan kayaların türü. Özellikle killi kayalar bir şekilde bünyesine su aldığında kaymaya neden olurlar,
- Bahar aylarında yoğun yağmur yağması, alandaki orman örtüsünün eksikliği ya da yok edilmiş olması,
- Bölgede olan depremlerin, heyelanları tetiklemesi. Birçok depremden sonra heyelanlar olduğu bilinmektedir.
Heyelana neden olan doğal olayları ise şu şekilde sıralanabilir;
- Su – yağmur
- Deprem
- Volkanik aktivite
Bazı durumlarda bunlardan ikisinin bir arada olması, heyelanın boyutunu ve etkisini artırır. Yamaç eğiminin derecesi, morfoloji, toprak tipi, bölgenin jeolojisi, kaya türleri ve doğal olayların etkisi, heyelan oluşumunu kontrol eder.
Heyelana neden olan başlıca insan hataları da; yerleşim alanındaki plansız ve düzensiz bina sayısı, yanlış arazi kullanımı ve nüfus arttıkça insanların doğal topografik dengeyi bozması olarak belirtilebilir.
İnsanların doğal drenaj düzenini bozması, yamaç eğimine müdahale ederek artırması, bitki örtüsünün azaltılması / ormanın yok edilmesi, yamacın topuk kısmından yük alınması, yamacın üst kısmına ilave yük bindirilmesi gibi durumlar, zeminin taşıma gücünü azaltır ve heyelanları tetikler.
Ayrıca aşırı bahçe sulaması ve yeraltı su şebekesi borularından zemine sızan ek su ilavesi de önemli insan hatalarından olup, heyelana neden olur (Perinçek 2016, 2018).
Çanakkale – İzmir karayolunun Erenköy yakınında 2013 – 2014 yıllarında oluşan heyelanların yol güzergâhının jeolojik ve yamaç duraylılığı vb. özellikleri dikkate alınmadan yapılmış ve genişletilmiş olması dolayısıyla insan hatasına bağlı nedenler sonucunda oluştuğu anlaşılmaktadır (Perinçek 2016, 2018).
Yol, bina ve benzeri yapılaşma sırasında jeolog ve mühendislerin, yamaç duraylılığı başta olmak üzere; bölgenin jeolojisini, jeomorfolojisini dikkate alarak proje hazırlamaları hâlinde, hesaba katılmayan sürpriz heyelanlarla karşılaşılmasının önüne geçilecektir.
Heyelanlara Karşı Alınacak Önlemler Nelerdir?
Ülkemizin birçok yerinde doğa ve insan hatası kaynaklı heyelanlar olmaktadır. Bu heyelanlar oluştuğunda ve hemen sonrasında yapılacak işler, Jeoloji Mühendisleri Odası kayıtlarında (20I2) aşağıdaki şekilde sıralanmıştır:
- Heyelan sahasının uzman kişilerce ayrıntılı jeolojik ve jeoteknik etüt raporunun ve uygulama projesinin hazırlanması gerekmektedir.
- Ayrıntılı jeolojik ve jeoteknik etüt raporu ve uygulama projesi tamamlanana kadar söz konusu saha hayati risk taşıdığından, heyelan sahası etki alanında kalan yapıların (ulaşım yolları dâhil) kullanıma kapatılması önerilir.
- Heyelan sahası içerisine ve çevresine insanların girmesi engellenmelidir.
- Yapılacak ayrıntılı jeolojik ve jeoteknik etüt raporunun ve uygulama projesinin TMMOB Jeoloji Mühendisliği Jeoteknik Komisyonu tarafından denetlenmesi ve yönlendirmesi önerilir.
- Heyelanlı sahada acil olarak yapılması planlanan tüm çalışmaların konusunda uzman jeoloji mühendisi denetiminde yapılması önerilir.
- Her ilin Heyelan Alanları Haritası’nın, var olanların revizyonu ile bütün hâline getirilmesi, öncelikli olarak yapılması önerilir.
- Potansiyel heyelan sahalarında yapılacak her türlü altyapı, yol, peyzaj ve benzeri çalışmalarda jeoloji mühendislerinin görüşü alınarak uygulama yapılması, oluşabilecek maddi ve manevi hasarların önüne geçmesini sağlayacaktır.
Toprak kayması geçmişi olan bölgelerde nüfus yerleşimini kısıtlamak veya kaldırmak heyelanı önlemek için alınabilecek önlemler kapsamındadır. Riskli bölgelerde; eğim geometrisinin değiştirilmesi, eğim malzemesini güçlendirmek için kimyasal maddeler kullanılması, kazık ve istinat duvarları gibi yapıların kurulması, yüzey üstü hareketli kayaların düşüş yollarının ayarlanması, yüzey ve su altı drenajının yeniden yönlendirilmesi alınabilecek önlemlerdendir. Bu tür doğrudan insan eliyle alınabilecek önlemler, risk altındaki insan yerleşimlerinin büyüklüğü ve heyelan sıklığı göz önüne alınarak yapılabilir.
Eğimli yüzeylerde alınabilecek diğer önlemler de şöyledir:
- Yamaçlarda yüzey altına su sızmasını önlemek için araziyi geçirimsiz membranlarla kaplamak,
- Yüzey suyu kaynaklarını heyelan risk bölgesinden uzaklaştırmak,
- Yeraltı su akımlarını uzaklaştırmak,
- Toprak yüzeyindeki sulamayı en aza indirmek,
- Daha yüksek şev stabilitesi elde etmek ve ağırlığın yüzey tabakasını kaymaya zorlamaması için eğimin tepesinden bir miktar toprak kütlesi çıkarmak, (Mühendisce, 2020).
Adalarda görülen ve yerleşim alanlarında kalan heyelanların topuk kısmına (heyelanın denize ulaştığı kesim) suya dayanaklı kayalardan oluşacak bloklar konularak topuk kısmının duraylılığı sağlanmalıdır.
Ayrıca bu alanlarda yapılacak drenaj sistemiyle yüzey suyunun zemine sızma oranı azaltılmalıdır. Oluşturulacak drenaj sistemi, zemine su girişini azaltacak ve gelecekte olacak kaymaları kısmen de olsa önleyecektir.
Fore kazık, ankraj, istinat duvarı gabion (tel kafes duvarı) ve benzeri yöntemler, kayan kütlenin sağlam zemine kadar inilerek kaymanın durdurulması için kullanılacak yöntemlerden bazılarıdır (Perinçek 2016, 2018).
KAYNAKÇA:
- Jeoloji Mühendisleri Odası 2012, Kadifekale heyelanı ile ilgili basın açıklaması
- Geotag Aeroview, 20I 5, https://tripinview.com/tr/
- Mühendisce, 2020, Heyelan nedir. Nasıl oluşur. Nasıl önlenir. https://muhendisce.com/heyelan-nedir- nasil-olusur-nasil-onlenir/
- Perinçek, D. 20I6, Çetin Baraj Gövdesi ve Dolayının Jeolojisi ve Heyelan Araştırması. Türkiye ]eoIoji Bülteni, Cilt 59, Sayı 2, Sayfa 167-209
- Perinçek, D. 20I8, Çanakkale Yöresi (KB Türkiye) Erenköy ve Güzelyalı Fosil Heyelanlarının Jeolojik ve Jeomorfolojik Analizi. Türkiye Jeoloji Bülteni, Cilt 61, Sayfa 241 -268