İçindekiler
“İklim değişikliğiyle mücadelede önemli fırsat var. Bu fırsatı değerlendiren ülke olmak istiyoruz. 2030 yılından itibaren tüm binalarımızı ‘yaklaşık sıfır enerjili, yeşil bina’ olarak inşa edeceğiz.”
T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum
Enflasyon, yüksek kiralar, asgari ücret tartışmaları, enerji krizi, Rusya-Ukrayna savaşı, emeklilikte yaşa takılanlar… Takip ederken soluk soluğa kaldığımız böyle bir gündemde, unuttuğumuz bir konuydu sürdürülebilirlik… T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir etkinlikteki bu konuşması ile konuyu yeniden gündeme taşıdı ve aslında yaklaşan bir tarihi de hatırlatmış oldu.
Bakan Kurum, her ne kadar 2030 yılını işaret etmiş olsa da 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren neredeyse sıfır enerjili binalara geçiş dönemi başlıyor.
Sıfır Enerjili Bina Nedir?
Sıfır enerjili binalar, normal yapılara göre enerji verimliliği daha fazla olan ve kullandığı enerjinin belirli bir kısmını yenilenebilir enerji kaynaklarından temin eden yapılardır.
Sıfır enerjili binaların özelliklerini sıralayacak olursak şunları söyleyebiliriz:
- TS-825’e uygun bir ısı yalıtımı yapılır,
- Pencerelerde ısı ve güneş kontrol kaplamalı camlar kullanılır,
- Yapının ısıtma ve soğutma ihtiyacı toprak kaynaklı bir ısı pompası ile karşılanır,
- Binanın elektrik tüketimi güneş pilleri ile karşılanır,
- Evsel tüketimde sıcak su güneş kolektörleri ile sağlanır,
- Güney duvar FDM trombe duvar şeklinde yapılır,
- İçerde duvar ve tavan kaplama malzemesi olarak FDM alçıpanlar kullanılır,
- Hibrid aydınlatma kullanılır,
- Yenilenebilir enerji kaynaklarıyla (güneş, toprak ve rüzgâr enerjisi) enerji ihtiyacı karşılanır.
Avrupa Birliği’nde (AB) 2021’den bu yana tüm yeni binalar “Neredeyse Sıfır Enerjili Bina” olmak zorunda. Bizde ise bu süreç, belirttiğimiz gibi gelecek yıl başlıyor…
5.000 m2‘yi Aşan Binalar Ruhsat Engeline Takılacak
Hatırlanacağı üzere yıl içinde Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği değişikliğe uğramış ve yönetmelikte Neredeyse Sıfır Enerjili Binalar konseptine geçiş zorunlu hâle getirilmişti (Konseptin adı yabancı dilden çeviri olması nedeniyle bazen “neredeyse”, bazen de bakanın yaptığı gibi “yaklaşık” olarak kullanılıyor).
1 Ocak 2023’ten itibaren 5.000 m2’den büyük tüm binalar ruhsat engeline takılacak. Çünkü bu binaların; enerji performans sınıfı en az “B” olacak şekilde inşa edilmesi ve ayrıca tükettikleri enerjinin en az %5’ini yenilenebilir enerji kaynaklarından (fotovoltaik panel, rüzgâr enerjisi, ısı pompası vb.) karşılaması gerekecek, aksi taktirde ruhsat düzenlenemeyecek.
2.000 m2‘yi Aşan Binalarda Zorunluluk 2025’te
Bu zorunluluk 01/01/2025 tarihinden itibaren 2.000 m2 üzeri tüm binaları ilgilendirecek ve 2.000 m2 alandaki binaların kullandığı enerjinin en az %10’unun yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanması şart olacak.
İlk etapta kazanç; enerji faturasının yılda 5 milyar TL, 2023 yılından itibaren de 7,5 milyar TL azalması yönünde olacak. Bu sayede ısıl konfor şartları bozulmadan her evin enerji tüketimi %25 düşecek.
Aslında bu amaca dönük olarak başka uygulamalar da hayata geçmişti ve şimdi ise kısaca onlardan bahsedelim…
5.000 m2‘yi aşan yapılar için halen “C” olan asgari enerji performans sınırının “B” ye çıkarılmasıyla birlikte ısı yalıtım malzemesi kalınlıklarının İstanbul’da ortalama 5 cm den 7-8 cm’ye, Ankara’da ise 6 cm den 8-9 cm’ye çıkması, ayrıca pencerelerin ısı yalıtım değerlerinin de iyileştirilmesi hedefleniyor.
Yağmur Suyunu Toplamak da Zorunlu
Bir de yağmur suyu hasadı konusu var ki bu da evlerin su tüketimini azaltmaya yönelik önemli bir adım…
Bakanlık yağmur suyu depolama sistemlerini zorunlu hâle getirmişti. Ocak 2022’de T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde bu amaçla değişiklik yapılmıştı. Yönetmelikle beraber çatıda biriken yağmur suyunun bahçe zemini altında bir depoda toplanmasını sağlamak amacıyla yeni binalara “yağmur suyu toplama sistemi” kurulması zorunluluğu getirildi.
Belediye İsterse Küçük Binalara da Bu Zorunluluğu Getirebilir
Kuraklık sorununun giderek artması üzerine yapılan bahse konu değişiklik, 2.000 m2‘den büyük parsellerde inşa edilecek tüm binaları ilgilendiriyor. Bu binaların çatılarında yağmur suları biriktirilecek ve yapının ihtiyacında kullanılmak üzere bahçe zemini altında bir depoda toplanacak.
Yönetmelikle birlikte belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer kurumlara, daha küçük parseller için de bu konuda zorunluluk getirebilmeleri yetkisi verildi.
İnşaat Sektörü, Sürdürülebilirliğin Geri Dönüşüm Boyutuyla İlgilenmeli
Şimdilik sürdürülebilirlik konusu, enerjiyi tasarruf etmek önceliklendirilerek anlatılıyor. Aslında işin bir de geri dönüşüm boyutu var ki bu da inşaat sektörünün yakından ilgilenmesi gereken bir alan… Örneğin kentsel dönüşüm başta olmak üzere evlerin yıkımından çıkan malzemeler konusu var.
T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, yıkımdan çıkan malzemelerin ayrıştırılarak geri dönüşümde kullanılmasını sağlamak amacıyla yönetmelik değişimine gitmişti. 1 Temmuz 2022’den itibaren müteahhitlerin binaların yıkımı için yıkım planı hazırlaması ve işe başlamadan önce yıkım ruhsatı alması zorunlu hâle getirildi.
Binaların yıkım kurallarına ilişkin ilk kez yapılan mevzuat düzenlemesiyle; afetler nedeniyle hasar gören binalar, riskli yapı tespitine müteakip acilen yıkılması gereken yapılar ile idarelerce acilen yıkılması gereken kaçak binalar hariç tüm yapıların yıkımı bu kurallara tabi olacak. Yıkıma başlama müddeti ise yıkım ruhsatı tarihinden itibaren bir ay…
Söz konusu sürede yıkıma başlanılmadığı veya her ne sebeple olursa olsun başlama müddetiyle birlikte 3 ay içerisinde bitirilmediği takdirde verilen ruhsat hükümsüz sayılacak. Bu durumda yeniden yıkım ruhsatı alınması gerekecek.
Müteahhit, Atık Yönetimini Sağlamakla Yükümlü
Yönetmelikle çıkan malzemelerin yerinde ayrıştırılmasına dair kurallar da düzenlendi. Buna göre müteahhit, yıkım faaliyetleri sırasında ve sonucunda geri kazanılabilir malzemeden başlamak üzere ortaya çıkacak her türlü atığın kaynağında uygun proseslerle ayrılmasını ve geçici biriktirilmesini, ilgili mevzuat uyarınca öncelikle yeniden kullanımını, mümkün olmaması durumunda geri kazanımını, çevre ve insan sağlığına yönelik olumsuz etkilerini en aza düşürecek şekilde atık yönetimini sağlamakla yükümlü olacak.
Yıkıntı atıklarının yüksek oranda geri dönüşümünü sağlamak amacıyla yıkım öncesinde varsa tehlikeli atıkların ayıklanarak ayrılmasını, diğer malzemelerin yeniden kullanılabilmesini ve yıkıntı atıklarının kaynağında ayrılarak geri dönüşümünü temin etmek üzere, kontrollü ve aşamalı olarak Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliğine uyum sağlanacak.
Evet inşaatta yeni bir devir başlıyor diyerek yazımıza giriş yapmıştık, 2023 yılı şimdiden hepimize şans, bereket, sağlık getirsin diyerek tamamlayalım.
Sevgiyle kalın…