İçindekiler
Sosyal medyada konuyla ilgili olmayan kişi ve kurumların yanlış yönlendirmeleri nedeniyle her gün onlarca vatandaşa doğrusunu anlatmaya çalışıyoruz. Sadece ve sadece “İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) tescili olan statik proje ofisleri” ve “üniversitelerdeki inşaat mühendisliği bölümleri” binaların deprem performans tespitlerini yapabilirler. Bunun haricindeki kişi ve kurumlar bu yetkinliğe sahip değildir.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından çıkarılan 6306 Sayılı Kentsel Dönüşüm Kanunu’nda, “Deprem Performansı için Deprem Yönetmeliği 2019 esas alınmalıdır” diyor. Bu durumda yalnızca (2019 Deprem Yönetmeliği Bölüm-15’e göre) bina yapılarının değerlendirilmesi ve güçlendirilmesi yapılmalıdır. Statik proje ofisleri, tüm bu süreci kurgulayarak yönetirler. Yönetmelikte bunun yapılabilmesi için gerekenler adım adım tariflenmiştir.
İlk Adım: Veri Toplamak
Öncelikle bina hakkında veri toplanmalıdır. Bu veriler içinde, betonarme taşıyıcı sistemin malzeme kaliteleri bölümü bulunmaktadır. Saha gözlemini yapan uzman mühendis, binanın durumuna göre belirlediği yerlerden karot numunelerini aldırıp, “bakanlık onaylı lisanslı malzeme laboratuvarları” aracılığıyla kırım işlemlerini yaptırmaktadır.
Bu sonuçlar Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı‘nın veri tabanına işlenerek, binaya ait ada/pafta/parsel/kolon-perde adı/kat numarası gibi pozlar ile kaydedilmektedir. Bu işlemin binalara zarar verdiği de hatalı bir düşüncedir. Ancak karot alınacak yerde donatılar kesilmemeli ve karot delikleri “yüksek mukavemetli kendinden yerleşen tamir harcı” ile doldurulmalıdır. Bu işlemlerin yapılmadığı durumda yapıya zarar verilmiş olacaktır.
Bir diğer önemli husus ise donatı demirlerinin durumu, çapları, donatı konfigürasyonları, korozyon seviyeleri ve etriye kancalarının 90 derece/135 derece açılı olmasıdır . 135 derece kancalı etriyesi olan kolonlar, 90 dereceli etriyelere sahip kolonlardan ortalama yaklaşık 1.5 kat daha fazla taşıma gücü kapasitesine sahiptir. Günümüzde yeni yapıların tamamı 135 derece kancalı etriye düzeni ile tasarlanmaktadır.
Kıdemli mühendis, saha gözlemlerinde tüm yapıyı temelden çatıya kadar adım adım inceleyerek yapının durumu hakkında bilgi edinmeye çalışacaktır. Taşıyıcı sistem geometrileri, aks mesafeleri, kat yükseklikleri, yapıdaki yükler, zaman içinde yapılan müdahaleler (kolon kesme, kat ekleme vb.) incelenerek mevcut durum anlaşılmaya çalışılmaktadır. Bu rölövenin doğruluğu, tüm analiz ve sonuçların hatasız olmasında oldukça yüksek öneme sahiptir.
Bir diğer önemli veri ise “zeminin taşıma kapasitesi ve mukavemet” özelliğidir. Bu, deprem ivmesinin binaya etkime seviyesini azaltan ya da arttıran bir etkiye sahiptir. Binaya yakın yerlerden alınacak sondajlı örnekler kullanılarak zeminin; profili, taşıma gücü, sıvılaşma riski vb. parametreler hesaplanmaktadır. Bu işlemi de sadece alanında uzman geoteknik ve zemin araştırma firmaları yapmalıdır.
Yapılışı sırasında kullanılan statik projeler, hesap raporları ve diğer tüm veriler birlikte değerlendirilerek binanın 3 boyutlu statik analizleri yapılır. Binanın bulunduğu konuma göre deprem riski araştırma raporu olan “performans analiz raporu,” statik proje ofisleri tarafından hazırlanmaktadır.
Son Adım: Müteahhit Seçimi
Bu adımlardan sonra ihtiyaçlara uygun güçlendirme yöntemlerine başvurularak tüm yapı tekrar tekrar analiz edilir. Böylece en uygun ve az maliyetli çözüm önerileri belirlenir. Bu öneriler aynı zamanda mevcut bina kullanımını çok etkilemeyecek ve kolay uygulanabilecek şekilde seçilmelidir.
Statik güçlendirme projeleri hazırlanan binaların “inşaat güçlendirme ruhsatı” için yerel belediyelere başvuru yapılarak inşaat izni alınması gerekmektedir. Bu izinlerden önce güncel mimari, elektrik ve mekanik projelerin de hazırlanması gerektiği unutulmamalıdır. Oldukça uzun ve meşakkatli olan tasarım süreci sonrasında projeye uygun imalatı yapabilecek müteahhit firma seçilerek süreç sonlandırılır.
Unutulmamalıdır ki, bir zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür. Her zincir çok iyi tasarlanmalı, takip ve kontrol edilmelidir.
Güçlendirme, uzun ve yorucu bir süreçtir. Ancak bu konuda uzman olan tecrübeli firmalar ve mühendislerle çalışmak sizi; zaman kaybı, bütçe planlaması ve can güvenliği konularındaki risklere karşı koruyacaktır.