Sektörün Emsal'i
Etkinlikler
EMSAL.COM
  • Gündem
  • Sektör
  • Mevzuat
  • Analiz
  • İnovasyon
  • Sürdürülebilirlik
  • Söyleşi
  • Yazarlar
No Result
Tüm Sonuçları Göster
  • Gündem
  • Sektör
  • Mevzuat
  • Analiz
  • İnovasyon
  • Sürdürülebilirlik
  • Söyleşi
  • Yazarlar
No Result
Tüm Sonuçları Göster
EMSAL.COM

Ana Sayfa » Işık Kirliliğinin Şehirlere Etkileri ve Çözüm Önerileri

Işık Kirliliğinin Şehirlere Etkileri ve Çözüm Önerileri

Işık ve aydınlatma sistemlerini yerinde kullandığımızda doğayla bağlantılı olan biyolojik iç saatimizi yönetebilir, böylece sağlığımızı koruyabiliriz. Doğru ışıklandırma yöntemlerini kullanarak aynı zamanda kentlerimizdeki enerji israfının da önüne geçebiliriz.

Duygu Bircan Alaçamlı Duygu Bircan Alaçamlı
6 Eylül 2024
Etiketler: Çevre, Sürdürülebilirlik
Okuma Süresi:7 dakika
A A
Işık Kirliliğinin Şehirlere Etkileri ve Çözüm Önerileri
PaylaşPaylaşPaylaşPaylaşPaylaş

İçindekiler

  • Doğaya Uyumlu Yaşam, Yeşil Binalar ve Akıllı Kentlerle Mümkündür
  • Sirkadiyen Ritim Nedir?
  • Işık Kirliliği Nedir, Neden Tehlikelidir?
  • Işık Kirliliğinin Türleri Nelerdir?
  • Işık Kirliliğine Karşı Alınabilecek Önlemler

Bu makalede, çevre kirliliği önemi ve önceliği açısından pek de üst sıralarda yer almayan, ancak insan sağlığı için büyük önem taşıyan, kentlerdeki enerji sarfiyatını yakından etkileyen “ışık kirliliği” ile bunun insan sağlığını nasıl etkilediği ve söz konusu kirliliğin azaltılması için neler yapılabileceği araştırılmıştır.

Doğal seyrinde (kendiliğinden) gerçekleşen her şey bir düzen hâlindedir. Evrende var olan her enerji sonsuz bir düzen ve ritimle varlığını sürdürmektedir. Evrenden ayrı düşünülmemesi gereken insanoğlu da bu kozmik düzenin bir parçası olarak aynı ritim ve düzenle yaratılmıştır. Son günlerde önemi gittikçe artan insanın sirkadiyen ritim çalışmaları bunu bize apaçık göstermektedir. Yaşadığımız gezegende de her şey bir düzene tabidir. Gece – gündüz, mevsimler ve bunların döngüsünde evrenle kurduğumuz bağlantı gizlidir. Vücudumuz da aynı bu şekilde dizayn edilmiştir, evrenle, dünyayla uyumlu olmak üzere…

İlginizi Çekebilir

2. Sürdürülebilir Tesis Yönetimi Zirvesi’nden Öne Çıkan Başlıklar

Geleceğin Şehirleri: Döngüsel Ekonomiyle Kaynak Yönetimi

Doğaya Uyumlu Yaşam, Yeşil Binalar ve Akıllı Kentlerle Mümkündür

Doğanın düzeni kusursuz işlediğinde her şey tamdır, ancak günümüz teknoloji ve nüfus artışı ile doğanın düzenine müdahale ettiğimizde bu dengede bozulmalar ortaya çıkmaktadır. Dünyamızın kaynaklarını bilinçsizce kullandığımızda, “doğayla uyumlu değil doğaya rağmen” yaşamaya çalıştıkça dengeyi bozmaktayız. Bunun sonucu olarak da başta kendi sağlığımıza ve gezegenimizin sağlığını olumsuz yönde etkilemekteyiz. Sonuç olarak geldiğimiz nokta şudur ki; bozduğumuz dengeyi düzeltmeye çalışmakla uğraşmaktayız. Oysa en başında doğaya rağmen değil, doğaya uyumlu şehirler planlamaya odaklansaydık ülke olarak gelişim ve ekonomik büyüme açısından daha farklı gelişmelere odaklanmaz mıydık? Doğaya uyumlu yaşam ancak ve ancak yeşil binalar ve akıllı kentlerle mümkün olacaktır.

Sirkadiyen Ritim Nedir?

Sirkadiyen kelimesinin kökeni Latincedir. Latince “circa”, “etrafında” demektir, “diem” de “gün” anlamına gelir. İkisinin birleşimi, “günü yaşa” anlamına gelmekte olup sirkadiyen ritim ise 24 saatte bir kendini tekrar eden periyodik kalıplardır.

Yüzyıllardan bu yana tüm canlıların Güneş’e ve Dünya’nın ritmine adaptasyonu gözlenmesine rağmen bu durumun üzerinde durulmamıştır. 2000’li yıllara geldiğimizde ancak biyolojik saat konusu detaylarıyla araştırılmaya başlanmıştır. Burada ana nokta güneşi takip etmek, yakalamakta gizlidir. Bu sistem kısaca, güneş batmasıyla insan vücudundan salgılanmaya başlayan melatonin hormonuna işini yapması için izin vermektir.

Dünya var olduğundan beri dünya ve tüm canlılar gündüz faaliyetlerini gerçekleştirir. Gündüz hareket ve yiyecek vardır ancak akşam olduğunda tüm doğa uyumaya, dinlenmeye çekilir. Burada önemli faktör enerji kaynağı olarak güneşi kullanmamızda yatmaktadır. Doğal ışık kaynağı olan güneş battığında, vücut da melatonin hormonunun salgılanmasıyla dinlenmeye ve onarım işlemine başlar. Bu sebeple gece saatlerinde özellikle dalga boyu kısa mavi ışıklara maruz kalmamamız sağlık açısından oldukça önemlidir. Söz konusu yapay ışıklar bedenimizin sirkadiyen ritmini bozarak birçok sağlık sorununa sebep olur.

Yapay aydınlatmalar, sosyal jet – lag (gece yaşayıp gündüz dinlenen bir beden), vardiyalı çalışma ve gece saatlerinde beslenme tüm o iç saatimizin düzenini bozan etmenlerin başında gelmektedir. Vücudun sirkadiyen ritmi bozulduğunda; obezite, kalp ve damar hastalıkları, kanser, sindirim sistemi sorunları, diyabet, depresyon, uyku sorunları gibi birçok sağlık sorunlarına zemin hazırlamaktadır.

Bu ritmi sekteye uğratan en önemli etmenlerden biri 21. yüzyılda hızla yayılan nüfus ve teknolojinin etkisiyle özellikle mavi ışık yayan elektronik aletler ve şehirlerde gereksiz kullanılan yapay ışıklandırmalar, yani ışık kirliliğidir. Özellikle bu cihazlara gece maruz kalmak doğayla uyumlanmamızın bozulmasına, dolayısıyla sirkadiyen ritmimizin bozulmasına sebep olmaktadır. Biz bu makalede sirkadiyen ritmimizi bozan etkenlerden olan ışık kirliliği üzerinde duracağız.

Işık Kirliliği Nedir, Neden Tehlikelidir?

Işık kirliliği; yanlış yerde, yanlış miktarda, yanlış yönde ve yanlış zamanda ışık kullanılmasıdır. Bir diğer ifadeyle, ışığın canlıları rahatsız edecek şekilde ve ihtiyaçtan fazlasının kullanılması olarak tanımlanabilir.

Çevre sorunları denildiğinde ilk etapta belki de akla gelmeyen ışık kirliliği son yıllarda dikkat çekmeye başlamıştır. Bu bağlamda birçok ülkede konuyla ilgili dernekler ve komiteler oluşmaya başlamıştır. ABD’de kurulan “Uluslararası Karanlık Gökyüzü Birliği” 68 ülkeden 2917 üyeye sahiptir. İngiltere’de “Karanlık Gökyüzü İçin Kampanya”, Japonya’da “Yıldızlı Gökyüzünü Koruma Birliği” kurulmuş, ilk ışık haritası 1973 yılında çıkarılmış ve İtalya’da 4 ekim, “Işık Kirliliği Ulusal Günü” ilan edilmiştir.

Ülkemizde de Işık Kirliliği Çalışma Grubu, 1998 yılında kurularak çalışmalarına başlamıştır. Tüm bu çalışmaların amacı özelliklerle kentlerde ışık kirliliğini insan ve çevre sağlığı açısından değerlendirip ortaya koymak ve ışık kirliliğini en aza indiren çalışmalar yapmaktır.

Gereğinden fazla ve yanlış yerlerde ışık kullanmak hem sağlığımızı etkilemekte hem de ışığı üretmek için harcanan enerjinin önemli bir kısmının boşa gitmesine neden olmaktadır. Enerji maliyeti açısından Işık Kirliliği Çalışma Grubu’nun 2012 yılında yaptığı çalışmaya göre İstanbul’da uzaya kaçan yani boşa harcanan elektrik enerjisinin maliyeti 2012 yılı itibarıyla 2,5 milyon TL’den fazladır.

Işık kirliliği yoluyla atmosferi kirlettiğimiz açıktır ve yanlış dış aydınlatma doğal çevreyi de olumsuz etkilemektedir. Tüm canlılar olmak üzere özellikle böcekler, memeliler, sürüngenler, kuşlar, balıklar ve bitkilerin yaşama alanlarını etkilemekte, dengelerini bozmakta ve ölümlerine sebebiyet vermektedir. Öte yandan taşımacılık sisteminde; yansımadan kaynaklanan sorunlar sürücüleri olumsuz etkilemektedir. Özellikle orta refüjlerde bitki olmayan alanlar sürücüler için tehlike yaratabilmektedir. Gökyüzüne kaçan fazla ışık, astronomik gözlemleri de olumsuz etkilemektedir.

Işık Kirliliğinin Türleri Nelerdir?

Gökyüzü Parıltısı

Işık kirliliğinin en yaygın türlerinden biri gökyüzü parıltısıdır. Yapay kaynaklardan yukarı doğru yayılan fazla ışık, atmosferdeki bulutlar, sis veya küçük parçacıklar gibi aerosoller tarafından saçılır. Bu saçılma çok uzaklardan görülebilen yaygın bir parıltı oluşturur.

Işık Tacizi

Geceleri istenmeyen, sirkadiyen ritmimizi bozan yapay ışıklar, evlerimizin pencerelerinden sızarak sağlığımızı tehdit etmektedir.

Kamaşma

Gece karanlıkta aşırı parlak ışınlar yüksek oranda zıtlık oluşturur ve görünürlüğü azaltır. Bu da rahatsızlığa sebebiyet verdiği gibi kör noktalar oluşturarak güvensiz alanların oluşmasına sebep olmaktadır.

Işık Kirliliğine Karşı Alınabilecek Önlemler

Tüm çevresel sorunlarda olduğu gibi ışık kirliliğini de engelleyecek yaklaşım, akıllı kent uygulamaları ve bu bağlamda üretilecek yeşil binalar olacaktır.

Işık Kirliliğine Karşı Teknik Anlamda İzlenecek Yollar

Işığın gökyüzüne yönelmesini engellemek ve yalnızca aydınlatılması istenen yere yöneltmek.

  • Birim enerji başına daha çok ışık veren kaynakları kullanmak. Zamanlayıcılar kullanarak, gereksiz aydınlatmaları (örneğin reklam ve ilan ışıklandırmaları, bina dış cephe aydınlatmaları) gece yarısından sonra kapatmak. Ayrıca söz konusu alanlarda aydınlatmalar yukarıdan aşağıya doğru yapılmalıdır. Böylece ışık asıl amaçlanan yere düşer ve oradan da yere yansıması sağlanmış olacaktır.
  • Ağaç ve çalıların özellikle yansımanın fazla olduğu ve aydınlatmaların uygun kullanılmadığı yerlerde doğru yerleştirilmesi, ışık kirliliğine karşı etkili bir çözüm olacaktır.
  • Hangi çeşit lambaların nerelerde kullanılacağı kurallara bağlanarak yasal önemler alınmalıdır.

Işık Kirliliğine Karşı Planlama Aşamasında İzlenecek Yollar

  • Yeni kent alanlarının yer seçimi, ışık durumuna göre hesaplanmalı; binalar, caddeler ve sokaklar doğal ışık kaynağı olan güneşten maksimum şekilde yararlanacak şekilde planlanmalıdır.
  • Cadde ve kaldırım aydınlatmaları, gökyüzüne kaçan ışığın minimuma indirilmesini sağlamak amacıyla bitkilerle birlikte kullanılmalıdır.
  • Aydınlatmalar kent estetiğini, tarihini ve dokusunu ortaya çıkaracak şekilde yapılmalıdır.
  • Yapılacak dış aydınlatmalarda ışık kaynakları, fotometrik değerleri bilinen armatürler ile gerekli hesaplar yapılarak yerleştirilmelidir.
  • Zamanlayıcılar kullanılmalı ve aydınlık düzey algılayıcı tesisatlar kurulmalıdır.
  • Yoğun kentsel yapılaşmanın mevcut olduğu alanlarda bina yüzey ve çatıların, kaldırım ve caddelerin bitkilendirilmesi ile yansıyan ışığın önüne geçilmelidir.
  • Eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları ile halkın, konu hakkında bilinçlendirilerek mücadeleye katılımları teşvik edilmelidir.

Sonuç olarak ışık ve aydınlatma sistemleri ancak doğru ve yerinde kullanıldığında doğayla bağlantılı olan biyolojik iç saatimizi yönetebilir böylece sağlığımızı koruyabiliriz. En önemlisi “sağlıkla” yaş alabiliriz. Ülke ekonomisi açısından, aydınlatma için daha az enerji harcar ve içinde yaşadığımız samanyolu galaksisini çocukluğumuzdaki gibi izleyebiliriz. Böylece suç oranı düşer ve kendimizi daha güvende hissederiz.

Şehir planlama ve yönetimi açısından her konuda olduğu gibi bu makale konusunda da kendi ışığımızı biraz kısıp, sahne ışığını doğaya bırakmamız elzemdir. Planlanan akıllı kent projelerinde “Vakit, doğanın parlamasına izin verme vakti” görüşü temel alındığında doğanın bize ödülü oldukça cömert olacaktır.

PaylaşGönderPaylaşTweetPaylaş
Önceki

Kalifiye Çalışan ve Sürdürülebilirlik İçin Liyakat Şart

Sonraki

Build4GreenIST Ara Dönem Konferansı’ndan Öne Çıkan Başlıklar

Sonraki
Build4GreenIST_1 konferansı

Build4GreenIST Ara Dönem Konferansı'ndan Öne Çıkan Başlıklar

BU HAFTA EN ÇOK OKUNANLAR

Hangi Masraf Ev Sahibine, Hangisi Kiracıya?
Mevzuat

Hangi Masraf Ev Sahibine, Hangisi Kiracıya?

Pelin Şenol Baruh
25 Ocak 2023

Kiracılar ile ev sahipleri arasında mülke yapılan masrafların paylaşımı konusunda anlaşmazlıklar yaşanabilmektedir. Ev sahibi neleri karşılar, zorunlu giderler kiradan düşer...

Devamını Oku
Tarlaya İmar İzni Nasıl ve Nereden Alınır?

Tarlaya İmar İzni Nasıl ve Nereden Alınır?

24 Temmuz 2023
Kentsel Dönüşümde Yapım Yardımı ve Hibe Şartları

Kentsel Dönüşümde Yapım Yardımı ve Hibe Şartları

19 Aralık 2024
Köy Yerleşik Alanı Dışında Yapılaşma

Köy Yerleşik Alanı Dışında Yapılaşma

18 Ekim 2023
Rezerv Yapı Alanında Hak Sahiplerini Bekleyen Handikaplar

Rezerv Yapı Alanında Hak Sahiplerini Bekleyen Handikaplar

28 Ağustos 2024

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Analiz

AVM’ler Deprem Sonrası Toplanma Alanlarını İşgal mi Ediyor?

1 Ağustos 2024
Mevzuat

Kırsal Mahallelerde Ruhsat Sorunu

30 Ekim 2024
Mevzuat

Yabancıların Türkiye’de Mülk Edinmesinin Temel Esasları

17 Haziran 2022
İnovasyon

Akıllı Şehirlerin Planlama ile Entegrasyonu

12 Mayıs 2023
EMSAL.COM

Emsal.com, Türkiye ekonomisinin itici güçlerinden gayrimenkul sektörüne ışık tutmak amacıyla kurulmuştur.
 
Sektörün önemli konu başlıklarına dair farkındalığı hem üretici hem de tüketici açısından artırmak adına uzman kalemlerin görüşlerine yer verilen bu platformda, söz konusu alan; geniş bir perspektiften mercek altına alınmaktadır.
 
Emsal.com;

  • Uzman görüşlere ev sahipliği yapar,
  • Gayrimenkul sektörünün dijital kütüphanesidir,
  • Güvenli, kaliteli, tarafsız ve özgün içerikler yayınlar.

  • En Çok Okunanlar

  • Yapı Tatil Tutanağı Nedir, Neden Önemlidir?
  • Bina Kimlik Sistemi Devrede, Peki Yeterli mi?
  • İstanbul’un Gelecek 10 Yılda Konut İhtiyacı
  • Gayrimenkulde Yurt Dışı Talebi
  • Hisseli Tapuda Ön Alım Hakkı ve Fiili Taksim
  • Proptech Nedir, Nerede Kullanılır?
  • Afete Dirençli Kent Nedir?
  • Kiracılı Ev Satılırsa Ne Olur?
  • Kira Davalarında Arabuluculuk Dönemi
  • İmarda Terimler ve Hesaplamalar
  • Dairelerde Balkon Kapatmak Yasal mı?
  • İmar Planı Tadilatı Nedir ve Nasıl Yapılır?
  • Kiracı Satılacak Evi Göstermek Zorunda mı?
  • Kategoriler

    • Gündem
    • Sektör
    • Mevzuat
    • Analiz
    • İnovasyon
    • Sürdürülebilirlik
    • Söyleşi
    • Yazarlar

    Politikalar

    • Yayın İlkeleri
    • KVKK Aydınlatma Metni
    • Gizlilik Politikası
    • Çerez Politikası

    Telegram

    Tüm güncel gelişmeler ve haberler için
    Telegram kanalımıza katılın!

    Kanala Katılın
    • Hakkımızda
    • Künye
    • Etkinlikler
    • İletişim

    © 2025 | Tüm Hakları Saklıdır. | emsal.com

    No Result
    Tüm Sonuçları Göster
    • Gündem
    • Sektör
    • Mevzuat
    • Analiz
    • İnovasyon
    • Sürdürülebilirlik
    • Söyleşi
    • Etkinlikler
    • Konular
    • Yazarlar
    • Hakkımızda
    • Künye
    • Sektörün Emsal’i
    • İletişim

    © 2025 | Tüm Hakları Saklıdır. | emsal.com

    Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK uyarınca kullanılan çerezler yönetebilir. Daha fazla bilgi için tıklayın.