İçindekiler
İklim değişikliği, dünya tarihi boyunca gündemde ve yaşamın içinde olan bir olgudur. İnsan etkinlikleri, sanayi, gelişen kontrolsüz teknoloji ve yatırımlar dünya için bu tehdidi her geçen gün arttırmaktadır. Bunun önüne geçebilmek adında bireylerden başlanıp sanayi yapılarına kadar gerekli önlemlerin alınması şarttır. Daha da zor bir dünyada yaşamaya yol açacak olan bu tehlike, etkisini gün geçtikçe artırabilir.
İklim krizi hakkında farkındalığı arttırıcı çalışmaları büyük küçük demeden hayatımıza sokmanın insan olarak asli görevimiz olduğunu düşünüyorum. Uzun vadede bu bireysel etkiler birleşerek gezegenimize tahmin edemeyeceğimiz olumlu katkılar sağlayabilir.
İklim Krizi Nedir?
“İklim krizi ne demektir?” sorusuna yanıt olarak, insan faaliyetleriyle artan sera gazı emisyonlarından kaynaklı, gezegenimizin karşı karşıya olduğu büyük bir tehdittir diyebiliriz. Sera gazları (özellikle karbondioksit) atmosferde birikerek güneş ışınlarının yeryüzüne geri yansımasını engeller ve dünya yüzeyindeki sıcaklığı arttırır. Bu da buzulların erimesi, deniz seviyelerinin yükselmesi, kuraklık, seller, fırtınalar ve diğer doğal afetler gibi pek çok felakete neden olur.
Çözüm bulunmadığı takdirde iklim krizi; insan sağlığını, ekonomiyi, doğayı ve gelecek nesilleri ciddi şekilde etkileyebilir. Bu nedenle sera gazı emisyonlarını azaltmak için küresel önlemler alınması gerekmektedir.
İklim Krizinin Sebepleri Nelerdir?
İklim krizinin birçok sebebi vardır. Başlıca nedenleri şöyle sıralamak mümkün:
- İnsanların atmosfere yaydığı sera gazları (karbondioksit, metan vb.),
- Sera gazlarının sürekli artmasının sebepleri yüksek oranda fabrikalaşma,
- Doğayı gözetmeyen sanayi faaliyetleri,
- Sürdürülebilirlikle desteklenmeyen atık yönetim sistemleri
- Geri dönüşümün yaygınlaştırılmayıp tek kullanımlık plastiklerin tercih edilmesi
- Dünya nüfusunun hızlı artması ile tüketim alışkanlıklarının çevreci olmaması,
- Yenilenebilir kaynakların tercih edilmemesi,
- Doğal kaynakların (orman ve tarım arazilerin sanayi ve imara açılması vs) geri dönüşü olmayacak şekilde tahrip edilmesi.
Daha detaylı bilgi için 2021 yılının ağustos ayında gerçekleştirilen Hükûmetler arası İklim Değişikliği Paneli’indeki 6. Değerleme Raporu’na göz atabilirsiniz. Konumuz sanayi tesisleri yani fabrikalar olduğu için yazımı bu noktadan devam ettirmek istiyorum.
Yenilenebilir Enerji Kaynakları Nelerdir?
Yenilenebilir enerji kaynaklarının başlıcaları; hidro, jeotermal, güneş, rüzgar, odun, bitki artıkları, biyokütle,gel-git ve dalga olarak kabul edilmektedir.
Yenilenebilir Enerji Kaynakları Neden Önemlidir?
Yenilenebilir enerji kaynağı “doğanın kendi evrimi içinde bir sonraki gün aynen mevcut olabilen enerji kaynağı” olarak tanımlanmaktadır.
Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Özellikleri
- Karbondioksit emisyonlarını azaltarak çevrenin korunmasına yardımcı olmaları,
- Yerli kaynaklar oldukları için enerjide dışa bağımlılığın azalmasına katkıda bulunmaları
- İstihdamın artmasını sağlamaları,
- Kamuoyundan güçlü bir destek almalarıdır.
Bir başka deyişle yenilenebilir enerji kaynakları; ulaşılabilirlik (accessibility), mevcudiyet (availability ve kabul edilebilirlik (acceptability) özelliklerinin hepsini taşımaktadırlar.
Sıfır Atık Nedir?
Üretim, tüketim ve hizmet süreçlerinde atık oluşumunun önlenmesi / azaltılması, yeniden kullanıma öncelik verilmesi, oluşan atıkların ise ayrı biriktirilerek toplanması ve geri dönüşüm / geri kazanımının sağlanarak bertarafa gönderilecek atık miktarının azaltılması suretiyle çevre ve insan sağlığı ile tüm kaynakların korunmasını hedefleyen yaklaşımdır.
Sıfır Atık Neleri Kapsar?
Su Yönetimi
Su üretim sürecinde önemli bir kaynak olduğu için, doğa dostu fabrikalar su yönetimine de büyük önem verirler. Bu işletmeler, suyun tasarruflu kullanımı için teknolojik çözümler geliştirirler.
Su tasarrufunun sağlanabilmesi için üretim ve yıkama amaçlı dağıtılan suyun yüksek doğrulukla ölçümü ve kayıp kaçakların tespiti son derece önemlidir. Bu nedenle fabrika içlerinde akıllı su sayacının kullanılması su kayıplarını maksimum derecede azaltacak bu da hem kaynak hem de maliyet tasarrufu sağlayacaktır.
Yeşil Bina Tasarımı
Doğa dostu fabrikalar, yeşil bina tasarımı ve inşaatı için özel bir çaba gösterirler. Bu tür binalar; enerji verimliliği, atık yönetimi ve su tasarrufu gibi konularda özel olarak tasarlanmıştır.
Yeşil Bina Nedir?
Belirli standartlara uyarak tasarlandığı ve yapıldığı için yaşayanlara ve çevreye standart binaların verdiği zarardan daha az zarar veren tasarım ve inşaat pratiğine yeşil bina denilmektedir.
Daha detaylı bir tanım yapmak gerekirse;
- Araziyi en uygun şekilde değerlendiren,
- Dönüşebilen ve geri kazanılabilen malzemeleri kullanan,
- Yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelen,
- Fosil yakıtları olabildiğince az tüketen,
- Gün ışığından maksimum şekilde yararlanan,
- İç hava kalitesini denetleyen,
- Isıtma, soğutma ve aydınlatma giderlerinde tasarruf sağlayan,
- Gri su kullanan, yağmur suyu toplama ve arıtımına önem veren,
- Katı atık yönetimini teşvik eden,
- Çatı, duvar, pencere yalıtımını en üst düzeye çıkaran binalara yeşil binalar diyebiliriz.
Doğa Dostu Fabrika Ne Demek?
Doğa dostu fabrikalar, çevreye ve doğaya zarar vermeden üretim yapmayı hedefleyen işletmelerdir. Bu tür fabrikaların başlıca özellikleri şunlardır:
Enerji Verimliliği
Doğa dostu fabrikalar, enerji verimliliği sağlamak için yenilenebilir enerji kaynaklarına ve daha az enerji tüketen ekipmanlara yatırım yaparlar.
Atık Yönetimi
Atık yönetimi, doğa dostu fabrikalar için önemli bir konudur. Bu işletmeler, atıkların azaltılması, geri dönüşümü ve doğru şekilde bertaraf edilmesi için çaba gösterirler.
Doğa Dostu Fabrikaların Özellikleri
Doğa dostu fabrikalar, çalışanların sağlığı ve güvenliği için özel önlemler alırlar. İşletmelerin bu özellikleri sadece çevre açısından değil, aynı zamanda ekonomik açıdan da faydalıdır. Bu işletmeler; enerji ve su tasarrufu, atık azaltımı ve geri dönüşüm yaparak maliyetleri de azaltabilirler.
Sanayi kuruluşlarının, tedarik zincirlerinin çevre ile ilgili alacağı aksiyonların, çevreye olumlu etkilerini anlamada daha büyük katkı sağlayacağını düşünebiliriz. Bunun iklim krizini ciddi anlamda etkileyeceği gerçeğinin yanında kişisel etkimizi de asla hafife almamalıyız.
Yeşil ve doğa dostu fabrikaya güzel bir örnek olarak Mercedes-Benz Türk, Aksaray Kamyon Fabrikası gösterilebilir.
İklim Kriziyle Mücadelede Bireysel Olarak Yapılabilecekler
- Mücadelenin temeli olan bilinçlenme ile daha yaşanılabilir bir dünya mottosunu benimsemek ve bunun için bazı öncelikler belirlemek gerekir.
- Bireysel olarak krizle mücadele edebilmek için yapılabileceklerin en başında tek kullanımlık plastiklerin tüketimini azaltmak ve satın alma faaliyetlerimizi kontrol etmek gelir.
- Kullan at ürünler yerine daha uzun süreli kullanım sağlayabileceğiniz malzemeleri tercih edebilirsiniz. Bu sayede çevrenin daha az kirlenmesini sağlayarak küresel iklim krizi ile mücadelenin kıymetli bir parçası olabilirsiniz.
- Yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek, gereksiz araç kullanımını azaltmak ve bisiklet ya da toplu taşımaya yönelmek de yapabileceklerinizden bir tanesidir.
- Tasarruflu enerji sınıfında yer alan beyaz eşyaları tercih etmek önemsiz gibi görünmesine karşın küresel iklim krizi ile ilgili bireysel mücadelede atılabilecek en doğru adımlar olabilir.
Problemi küçük parçalara ayırarak, üzerine gitmek bu olsa gerek. Küçük parçaları iyileştirmeyi konuşurken, büyük parçalar zaten devreye girme konusunda hızlanabilir.
Yeter ki dünya olarak geleceğimiz için problemleri çözmek isteyelim.