İçindekiler
Ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği, hukuksal hiyerarşi bakımından müstakil olarak kanun mertebesinde ilk olarak 2012 yılında yayımlanan 6331 sayılı yasa ile yürürlüğe konulmuştur. Bahse konu düzenleme sonrası birçok alt norm aynı ismiyle, kısmi değişiklikler ile bazı düzenlemeler ise ilk defa olacak şekilde ulusal çalışma hayatımıza kazandırılmıştır.
Aday üye olduğumuz konsey parlamentosu ve ulusal düzenleyici irade tarafından ortaya konulan metinlerin tümünün ortak hedefi, çalışan istihdam edilen organizasyonlarda (iş yeri) iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması ile mevcut sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Söz konusu hedefin temel olarak iki ana unsuru barındırdığı anlaşılmaktadır. İlk basamak, belirtilen iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, konu ile ilgili yürürlükte olan mevzuat hükümleri de dikkate alınarak inşa edilen yapısal düzenlemelere uyumun devam ettirilmesi, ikinci aşama ise ilgili faaliyetlerin yeni düzenlemeler ışığında geliştirilerek sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi anlamını taşımaktadır.
İşveren, İş Sağlığı ve Güvenliği Faaliyetleri Konusunda En Etkin Role Sahiptir
İş sağlığı ve güvenliği kanununun bahsedilen hedefe ulaşmak için belirlediği ana yöntem ise işveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenlemek olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bağlamda iş yerlerinde yürütülecek iş sağlığı ve güvenliği faaliyetleri konusunda işvereninin (işveren vekili) en etkin role sahip olduğu görülmektedir.
Düzenleyicinin işverenliğe yüklediği sorumluluklar genel olarak aşağıda belirtildiği gibidir:
- Sağlık ve güvenlik şartlarını olumsuz etkileyebilecek potansiyelleri ve ilgili potansiyellerin zararlı sonuç meydana getirme ihtimallerini tespit etmek üzere gerekli ve yeterli organizasyonu oluşturmak,
- Gerekli araç ve gereçleri sağlamak,
- Sağlık ve güvenlik tedbirlerinin değişen şartlara uygun hale getirilmesi ve mevcut durumun iyileştirilmesi için çalışmalar yapmak,
- İş yerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulup uyulmadığını izlemek, denetlemek ve uygunsuzlukların giderilmesini sağlamak,
- Çalışanlara görev verirken çalışanın sağlık ve güvenlik yönünden işe uygunluğunu göz önüne almak.
- Yeterli bilgi ve talimat verilenler dışındaki çalışanların hayati ve özel tehlike bulunan yerlere girmemesi için gerekli tedbirleri almak.
- Bahsedilen çalışmaları yürütürken çalışanların görüşlerini almak ve katılımlarını sağlamak.
Çalışanlar İçin Belirlenen Yükümlülükler
İş sağlığı ve güvenliği çalışmalarının odak noktası ve iş yerlerinin en önemli kaynağı olan çalışanlar için belirlenen yükümlülükler ise şöyledir:
- Dikkat ve özen içerisinde iş görme edimini yerine getirirken aynı zamanda iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili aldıkları eğitim ve işverenin bu konudaki talimatları doğrultusunda, kendilerinin ve hareketlerinden veya yaptıkları işten etkilenen diğer çalışanların sağlık ve güvenliklerini tehlikeye düşürmemek,
- İşveren tarafından verilen eğitim ve talimatlar doğrultusunda; iş yerindeki makine, cihaz, araç, gereç, tehlikeli madde, taşıma ekipmanı ve diğer üretim araçlarıyla bunların güvenlik donanımlarını kurallara uygun şekilde kullanmak, keyfî olarak çıkarmamak ve değiştirmemek,
- Kendilerine sağlanan kişisel koruyucu donanımı doğru kullanmak ve korumak,
- İş yerindeki makine, cihaz, araç, gereç, tesis ve binalarda sağlık ve güvenlik yönünden ciddi ve yakın bir tehlike ile karşılaştıklarında ve koruma tedbirlerinde bir eksiklik gördüklerinde, işverene veya çalışan temsilcisine derhal haber vermek,
- Teftişe yetkili makam tarafından iş yerinde tespit edilen noksanlık ve mevzuata aykırılıkların giderilmesi konusunda, işveren ve çalışan temsilcisi ile iş birliği yapmak.
- Kendi görev alanında, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için işveren ve çalışan temsilcisi ile iş birliği yapmak.
Sonuç olarak kanun koyucu, denetleyici, işveren, rehberlik ve danışmanlık amacıyla görevlendirilen uygulayıcılar ile çalışanları bünyesinde toplayan ulusal iş gücümüz, tüm tarafların ortak çabaları ve özverili çalışmaları ile belirtilen yükümlülükleri etkin bir şekilde yerine getirerek ulusal ölçekte verimliliğini artıracak, uluslararası rekabet avantajları elde edecek ve bu sayede ülkemizin gelişimine katkı sağlayacaktır.