İçindekiler
18. yüzyılın ortalarında İngiltere’de ortaya çıkan Sanayi Devrimi sonrası üretim süreçlerinin getirdiği yeniliklerle birlikte iş yerleri büyük bir revizyona uğramıştır. Usta-çırak ilişkileri ilk aşamada yerlerini atölyelere bırakmıştır. Teknolojik alt yapının sıçramalarıyla birlikte bu atölyelerin endüstriyel makinelerin bulunduğu fabrika yapılarına dönüşmesi sonucu üretilen ürün birim sayılarında o güne kadar hiç görülmemiş olan büyük artışlar yaşanmıştır.
Sanayileşmedeki atılımla birlikte ücret karşılığında çalışan işçi sınıfı giderek büyümüş, bu hızlı büyüme de çalışma koşulları, mesleki riskler ve oluşan kazalar sonucunda yeni ve maruziyetlerle sayısı artarak devam eden, daha önce tecrübe edilmemiş sağlık ve güvenlik sorunlarını doğurmuştur.
Kontrolsüz değişimler, çalışma sürelerinin belirsizliği, özel grupta yer alan (çocuk ve genç işçiler vb.) işçilerin ağır şartlarda çalıştırılması gibi birçok etken, devletin çalışma hayatında yeni düzenlemelere gitmesi gerekliliğini ortaya çıkarmıştır. Devlet müdahalesi, iş kazaları süreçleri ile kendini göstermiş olup böylece iş kazaları takibinin alt yapısı oluşturulmuştur. Bu kapsamda 13 Avrupa ülkesinde iş kazaları bildirimlerinin Türkiye ile benzerlik göstermesinin yanı sıra bunların farklılık gösterdiği alanlar da bulunmaktadır.
İş Kazaları Bildirim Süreçlerinde Türkiye
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre iş kazası, “İş yerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hâle getiren olay” olarak nitelendirilmiştir. Kapsamı oldukça geniş olan bu tanımlama, birçok ilginç olaylar silsilesinin yargı kararlarını da beraberinde getirmiştir. Örneklendirecek olursak;
- İş yerinde bulunan personelin “dereye” girerek yıkandığı yeri iş yeri eklentisi saymış ve derede meydana gelen olayı iş kazası saymıştır. (Yarg. GHK. 6.07.2005 tarih ve 2005/10-444, 2005/449 sayılı kararı)
- Görevli olduğu yere giden sigortalının uğradığı kaza, iş kazası olduğu gibi görevli olarak başka bir ile giderken bindiği uçağın düşmesi sonucu sigortalının ölmesi de iş kazasıdır. (Yargıtay 9 HD., 29.12.1981, 11284/15904)
- Yargıtay bir başka kararında da işveren tarafından temin edilen otelin tuvaletinde iş saatleri içinde meydana gelen kazayı iş kazası saymıştır. (Taşkent, s. 1957; Karşı görüşte, Tuncay, s. 240 vd.; ayrıca, Tuncay A. Can, Sosyal Sigortalar, Tebliğ, Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 1992, İstanbul 1994, s. 155-156)
Bunlara; uzaktan çalışma, iş yerinde gerçekleşen sinek ısırması, arı sokması gibi çok farklı örneklerle çalışanların uğrayabilecekleri zararları dahil edecek olursak, iş kazası çeşitliliği ve bildirim oranları aynı doğrultuda artacaktır.
İş kazaları sonrasında yapılacak işlemler şöyle sıralanmaktadır:
- Kaza tutanaklarının oluşturulması
- Kolluk kuvvetlerine derhâl bildirim
- Kazazedenin kolluk kuvvetlerine ifade vermesi
- SGK’ye 3 iş günü içerisinde bildirim
- Kazazedenin işe geri dönüş muayenesi sonrası eğitimlerinin yenilenmesi
- Kaza kök neden analizlerinin yapılması
İş Kazaları Bildirim Süreçlerinde 13 Avrupa Ülkesi
Almanya: Kendi adına çalışanların sigorta kapsamında olması bazı özel faaliyetler için (başlıca tarım, balıkçılık vb.) zorunludur. Almanya’da 3 günden fazla iş günü ile sonuçlanan iş kazalarının bildirilmesi zorunlu tutulmuştur.
Avusturya Cumhuriyeti: Yasalara göre iş yerinde gerçekleşen bütün kazalar, kazaya neden olabilecek olaylar veya işçinin 3 iş günü işten uzak kalmasına sebep olan hastalıklar işveren tarafından kayıt altında tutulmalıdır. Bütün kazalar iş teftiş birimine bildirilmelidir. Bununla beraber ilgili sigorta birimi de kazayla ilgili bilgilendirilmelidir. Bütün bilgilendirmeler kazanın veya olayın gerçekleşmesinden sonra 5 iş günü içerisinde yapılmalıdır.
Belçika: İş kazaları işveren tarafından çalışmadan sorumlu bakanlığa ve aynı zamanda sigorta kuruluşuna 8 gün içerisinde bildirilmelidir. Resmî bir kaza raporlama-bildirim şekli mevcuttur. Bu raporda ölen ya da yaralananların kimlik bilgileri, kazanın meydana geldiği yer ve koşullar ve de aynı kazanın tekrar yaşanmasını önlemek için alınacak tüm önlemler yer almalıdır. Buna ilaveten en az 4 gün geçici iş göremezlikle neticelenen iş kazalarında bir kaza raporu hazırlanması gerekmektedir. İş kazaları neticesinde raporlama yapılmaması durumunda cezai işlem uygulanmaktadır.
Birleşik Krallık: İşverenler, kendi adına çalışanlar, olayı geçiren kişi ya da çalışan temsilcileri Kaza İletişim Merkezi’ne bildirimde bulunur. 7 günden uzun iş günü kaybına yol açan iş kazaları ayrıca sosyal güvenlik kapsamında yer alan uygulayıcı kamu kurumlarına da bildirilir.
Bulgaristan: Meydana gelen kazanın koşulları olayın bir iş kazası olduğuna işaret ediyorsa, işveren 3 iş günü içerisinde Ulusal Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirimde bulunmalıdır.
Çek Cumhuriyeti: Ölümlü olmayan iş kazaları en geç 3 gün içerisinde idareye bildirilmektedir. Ölümlü kazalar ise aynı gün içinde bildirilir.
Danimarka: Danimarka’da iş kazası, “iş yerinde meydana gelen bir olay veya bir şeye maruz kalma sonucu 5 günden fazla sürmeyen fiziksel veya ruhsal bütünlüğü bozan olaylar” olarak tanımlanır. İş kazası ancak yapılan iş veya çalışma şartları yüzünden vuku bulduysa iş kazası olarak tanınır.
Fransa: İş kazaları işveren tarafından çalışmadan sorumlu bakanlığa ve aynı zamanda sigorta kuruluşuna bildirilir. Ölümlü olmayan iş kazaları 0-3 gün içerisinde bildirilmelidir. Ölümlü kazalar için de bildirim süresi aynıdır.
Hollanda: İş kazaları kavramı için endüstriyel kazalar anlamına gelen “bedrijfsongeval” ifadesi kullanılmaktadır. İş kazaları, ölümlü iş kazalarının kayıt ve bildirimi, Çalışma Koşulları Kanunu gereğince zorunlu olmasına rağmen istenen düzeyde değildir.
İspanya: Ölümlü olmayan kazalar için bildirim süresi 4-7 gün arasında iken ölümle sonuçlanan kazaların hemen bildirilmesi gerekmektedir. Bildirim yapılmadığının tespiti durumunda idari para cezası uygulanabilmektedir.
İsveç: Ölümlü olan ya da olmayan tüm iş kazaları için en geç 3 gün içerisinde bildirim yapmak zorunludur.
İtalya: Tüm Avrupa Birliği ülkelerinde ekonomik sektör/branş ayrımı yapılmaksızın bir iş yerinde kaza olduğu zaman bu durum derhal ilgili kuruma bildirilmektedir.
Slovakya: İşveren, iş kazası neticesinde ölüm meydana gelmesi veya çalışanın 3 gün iş göremezliği durumunda iş kazalarını kaydetmekle yükümlüdür.
Sonuç olarak iş kazalarının bildirim süreçlerinin genel çerçevede bir sonuç olarak nitelendirildiğini düşünürsek bunların sebepleri arasında; denetim mekanizmasındaki işleyiş tercihleri, çalışanlar ile işverenlerin güvenlik kültürünün olmayışı gibi eksiklikleri saymak mümkündür. Bu eksiklikler de Avrupa Birliği’nin (AB) resmi istatistik ofisi Eurostat ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) verilerine göre Türkiye’nin iş kazalarında en fazla insanın hayatını kaybettiği ülkeler sıralamasında birinci olması gibi sonuçları doğurmaktadır (1).
Kötü bir tablo bile olsa bu konudaki birinciliğin olumsuz yönde olduğunu varsayacak olursak, her başarının da mutlaka güçlü sebepleri bulunmaktadır. Türkiye’de 2017 yılındaki veriler ışığında gerçekleştirilen programlı, program dışı ve diğer teftişlerin toplam sayısı 18.812 olmuştur (2). Bu verilere göre teftiş edilen işletmelerin tüm işletmelere oranı %1 olarak hesaplanmıştır.
Hedeflenen teftiş ve denetim faaliyetlerinin nicelik olarak yeterli olmadığı düşünülmektedir. Dolayısıyla kanun koyucu ve denetim yapan devlet organlarındaki iş sağlığı ve güvenliği denetiminin yetersizliği, önlem almak ve gereklilikleri yerine getirmekle görevli işverenler ile alınan önlemlere uyma ve organizasyonlara katılma yükümlülüğü olan işçi taraflarında gevşemelere neden olmakta hatta bir adım öteye geçerek iş kazalarının kök nedenleri arasında yerini almaktadır.
İş kazası bildirimlerinin yapılması hiç kuşkusuz iş kazalarını takip etme, standartlaştırma, güvenlik kültürünü yaygınlaştırma ve kazaları azaltmak amacıyla yapılan bir uygulamadır. Bunun tek başına yeterli olmaması sebebiyle başta kanun koyucu olmak üzere işveren ve çalışanlar olarak bir bütün hâlinde iş sağlığı ve güvenliği gereklilikleri yerine getirilmelidir.
(1) Türkiye, Avrupa’da en fazla işçi ölümlerinin yaşandığı ülke