İçindekiler
İstanbul’da modern anlamda lüks, kaliteli, insan doğasını ve mutluluğunu göz önünde bulunduran, zarif konutların yapılmaya başlandığı dönemi 1970’li yıllar oluşturur. Ülkemizde lüks konut özelliklerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi için, öncelikle sosyal konut kavramının ve niteliklerinin açık bir şekilde ortaya konulabilmesi gerekmektedir. Çeşitli şartlar ve kişilerin bakışlarına göre göreceli olabilen lüks konut kavramı böylece netlik kazanacak, lüks konutların lükslük dereceleri çeşitli skalalarla ölçülebilecektir.
Lüks Konutların Özellikleri Nelerdir?
Peyzaj düzenlemeleri ve çevre dostu olma, lüks konutlarda en çok aranan özelliklerdendir. Nitekim çevre ile dost konutların içinde yaşayanlara daha sağlıklı bir psikolojik atmosfer sunduğu tespit edilmiştir. Çevre ile bütünleşik konutlar, sakinlerine şehrin gürültü ve stresinden uzaklaşma şansı vermektedir.
Günümüzde bir konutun minimum koşulları bir oda, tuvalet ve mutfağa sahip olmasıdır. Öte yanda lüks konutların özellikleri, çeşitli kriterlerle değişebilmektedir. Bunlardan bazılarını;
- Ülkelerin gelişmişlik düzeyi,
- Fert başına düşen milli gelir,
- Geleneksel yapılar ve
- Zaman faktörü şeklinde özetlemek mümkündür.
Lüks konutlar; satış rakamları, büyüklükleri, konfor şartları, teknolojileri, çevreye uyumlulukları, sportif ve sosyal imkânları ile değerlendirilmektedir.
Lüks konutların kullanıcılarına sunduğu artı hizmetleri ise şöyle sıralayabiliriz: Rekreasyon alanları, çocuk oyun alanları, açık ve kapalı spor alanları, açık ve kapalı yüzme havuzları, güneşlenme terasları, fitness/aerobik salonları, sauna, masaj ve dinlenme bölümleri, bilardo salonları, dairelere direkt servis imkanı, restoran, bar, kafe hizmetleri, business center hizmetleri, dahili müzik sistemleri, kapalı otopark hizmetleri, akıllı bina uygulamaları, güneş enerjisinden faydalanma imkânı, özel tasarım uygulamaları, kişiye özel uygulamalar, kendi tasarımını oluşturma imkânı, kaliteli ve modern malzeme kullanımı, merkezi ısıtma ve soğutma sistemleri, havalandırma sistemleri, 24 saat tam güvenlik, modern kamera sistemleri ile gözetim, acil anons sistemi, yangın söndürme sistemleri, depreme karşı yüksek duyarlılık, dayanıklı altyapı, kablo TV, uydu bağlantısı imkânları, dahili telefon sistemleri, jeneratör sistemleri, yeterli hacimde su deposu ve yeterli hacimde depo alanlarının oluşturulması.
Lüks konutların çevresinde rekreasyon alanları ve spor alanları oluşturulmasına günümüzde daha fazla önem verildiği görülmektedir. Bu alanlar tek apartman ölçeğinde kısıtlı olduğu için apartmanlarda oturan kişiler, rekreatif faaliyetlerini ancak semt spor salonları ve semt parklarında yürütebilirken, sitelerde böyle alanlara site alanı içinde yer verilebilmektedir.
Akıllı Konut Nedir?
Kimi lüks konutların en önemli özelliklerinden birini bu konutların akıllı konutlar olarak üretiliyor olmaları oluşturur. Günümüzde pek çok lüks konutta, kullanıcılarının farklı isteklerine cevap verebilme özelliğine sahip akıllı bina sistemleri kullanılmaktadır.
Akıllı konut demek; konutun ısıtma, havalandırma, iklimlendirme sistemlerinin otomatik olarak kontrol edilebilmesi, (örneğin bir bilgisayar sistemi ile konut iç ısısının ayarlanması, mutfak araçlarının uzaktan çalıştırılabilmesi vb.) ve konut güvenliğinin kameralarla yapılması anlamına gelmektedir. Günümüzde bazı akıllı binalar güneş enerjinden maksimum fayda sağlayacak şekilde üretilmektedirler. Akıllı binalar üzerinden elde edilen güneş enerjisi, konutun iç ısıtmasında, sıcak su elde edilmesinde ve daha birçok alanda kullanılabilmektedir. Bu aynı zamanda konut için enerji tasarrufu anlamına gelmektedir.
Bir Bina Nasıl “Akıllı” Olur?
Bir binanın “akıllı” olarak nitelendirilebilmesi için yalnızca ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme sisteminin akıllı olması yetmemektedir. Kartlı geçiş, yangın algılama/alarm, güvenlik ve aydınlatma sistemi ile asansörlerinin bile “akıllı” olması, ayrıca bu sistemlerin tümünün birbiriyle entegre edilerek tek merkezden kontrol edilebilmesi gerekmektedir.
Bir binanın gerçekten akıllı olup olmadığı, tüm bu kontrol sistemlerinin birbirleriyle entegre olarak çalışıp çalışmadığından anlaşılmaktadır.
Yapının konumu ve yerleşimi ise ayrı bir öneme sahiptir. Yapı tasarımında yer seçimi şansı çok az olduğundan tasarımcının yapı için önceden belirlenmiş arazi parçasının var olan özelliklerini (topografik düzeni, eğimi, yönü vb.) veri olarak değerlendirerek güneş ışığı açısından en uygun konumu belirlemesi gerekir. Bu belirlemenin kentsel yerleşme ölçeğinde olması ve mevcut yerleşme dokusuna uyması gerekir.
Günümüzde lüks konutlar site olarak, genellikle şehirlerin dış bölgelerinde inşa edilmektedirler. Bunda şehir içinde bu konutların inşa edilmesi için yeterli alanın kalmamasının payı vardır. Ayrıca şehir dışına gidildikçe şehrin kötü hava koşullarından da uzaklaşılması mümkündür. Bunlara benzer avantajlarından dolayı günümüzde lüks konutlar daha çok şehirlerin çevresine yayılmaktadır ancak bu durum konutlar için ulaşım sorununu da beraberinde getirmektedir. Bu nedenle lüks konutlar şehir dışında inşa edildiklerinde, buralara toplu taşım imkânı sağlanmaktadır. Şehir merkezine otobüs seferleri, deniz yolu ya da metro olanakları, lüks konutların ulaşım ihtiyaçlarını karşılamaktadır.
Günümüzde yapının konum, ulaşım, prestij vb. gibi yukarıda bahsettiğimiz özelliklerinin yanında çok fonksiyonlu olabilmesi ve birden çok işleve cevap verebilmesi kimi kullanıcılar için tercih sebebi olabilmektedir. “Home-office” olarak tabir edilen tercihe göre ev, ofis ya da bir arada kullanılabilen yapılar ve özellikle büyük metrekareli konut tiplerindeki hobi salonu, depo vb. gibi boş alanlarda kullanıcı tercihine göre oluşturulan yeni işlevlerle bu özellik öne çıkmaktadır.
“Lüks Konut Kavramı ve Türkiye’deki Gelişimi” yazı dizimizin birinci bölümünü okumak için tıklayın.