İçindekiler
Dünya çapında ortaya çıkan kentleşme kalıpları, farklı kıtalarda farklı senaryolar göstererek farklı yaklaşımlar, politikalar ve stratejiler gerektiriyor. Dünya çapında bilgi ve iletişim teknolojilerinin (BİT) inanılmaz demokratikleşmesi; sürdürülebilir, kaynak tasarrufu sağlayan dayanıklı akıllı şehirler ve farklı şehirlere, ülkelere ve kıtalara uygun akıllı şehir ekonomik gelişimi üzerine bir tartışmaya yol açıyor.
Belirli bir ülke ve kıtadaki her şehrin, akıllı şehir ekonomik gelişimine yönelik farklı zorluklara sahip olması mümkündür. Eski kırsal ekonomi, ulusal yurt içi hasılanın büyük bir kısmına katkıda bulunan kentsel ekonomiye yol açtığında, ortaya çıkan soru akıllı şehir ekonomik gelişiminin ne olduğudur.
Bir Şehri Akıllı Yapan Bileşenler Nelerdir?
Akıllı şehir kavramının bileşenleri hakkında literatürde en çok kabul gören yayın, 2007 yılında Avrupa’dan birçok üniversitenin iş birliğinde ve Rudolf Giffinger takım liderliğinde yürütülen “Akıllı şehirler – Avrupa orta ölçekli şehirlerinin sıralaması (Smart cities – Ranking of European medium-sized cities)” araştırma projesinin final raporunda yayınlanan bileşenler tablosudur.
Tabloya göre akıllı şehrin bileşenleri;
- Akıllı ekonomi,
- Akıllı insan,
- Akıllı yönetişim,
- Akıllı ulaşım,
- Akıllı çevre,
- Akıllı yaşam olarak altı başlıkta toplanmaktadır.
2012 yılında Boyd Cohen tarafından bu bileşenler “Akıllı Kent Çarkı” olarak isimlendirilmiş ve bir şehrin akıllı olma yolunda bu altı bileşenin de işlemesi gerektiği görüşü ileri sürülmüştür.
Akıllı Kentlerin Boyutları
Akıllı kentlerin; çevresel, ekonomik ve sosyal boyut olmak üzere üç ekseni vardır.
Çevresel Boyut
Ekolojik yönü dikkate alarak doğal çevrenin (flora ve fauna) ve doğal kaynakların korunması ve de enerji üretimine dayalı bir ekonomiyi içerir.
Sosyal Boyut
Eşitliği, topluluk özerkliğini, vatandaş refahını ve temel insan ihtiyaçlarının tatminini içerir.
Ekonomik Boyut
Kentsel alanların ekonomik canlılığından ve çeşitliliğinden oluşur.
Akıllı Ekonomi Nedir, Ne İşe Yarar?
Akıllı ekonomi; şehirlerin sosyoekonomik, ekolojik, lojistik ve rekabet performansını iyileştirmeyi hedefleyen; insan, altyapı, sosyal ve girişimci sermayenin karışımına dayanan bilgi yoğunluklu bir yaratıcı stratejilerden türemiştir.
Akıllı ekonomi, gelişen teknoloji ile küreselleşerek farklı bir boyut kazanan ekonominin; özellikle verimlilik, istihdam, girişimcilik ve şehirlerin rekabet edilebilirliği başlıklarında yarattığı değişim olarak öne çıkmaktadır.
İnsan, altyapı ve sosyal sermayeye yapılan bu yatırımlar, katılımcı yönetişim yoluyla ve doğal kaynakları akıllıca yöneterek sürdürülebilir ekonomik büyümeyi ve iyi bir yaşam kalitesini teşvik eder.
Akıllı Ekonomi Şehirlerin Gelişimine Nasıl Katkıda Bulunur?
Teknolojinin hızlı gelişimi ve küreselleşme akılllı ekonomi alanında bir dönüşüm yaratmış, e-ticaret ve e-iş konseptleri çok sayıda kullanıcıya ulaşmış hatta geleneksel üretim metotları bile yerini bilgi ve iletişim teknolojileri temelli; hizmet, bilgi ve üretim metotlarına bırakmıştır. E-ticaret modeli üreticiyi tüketiciyle sanal bir ortamda buluşturarak hız, güvenlik, çeşitlilik ve maliyet yönetimi sağlamaktadır.
Akıllı lojistik sistemleri ile yerel ve uluslararası ticaret daha izlenebilir olmuştur. Bazı ülkeler akıllı ekonomi bileşenleri ile markalaşma yoluna gidip uluslararası rekabet edilebilirlik ve bilinirliğini yükselterek kazanç sağlamaktadır. Akıllı ekonomiyi destekleyen kentler nitelikli iş gücünü kendilerine çekmek için kentlerin yaşayanlara mimari, çevre, kültürel, turistik etkinlikler gibi çeşitli özelliklerde çekici kılınmasını esas almaktadırlar.
Akıllı şehirlerden bazıları finansman desteğini banka kredileri ve halka arz hisse senetleri ile sağlarken bazıları ise devlet desteği almaktadır. Akıllı şehir projelerine başlamak isteyen şehirlerin kapsamlı maliyet – fayda analizi yaparak uygun metodu seçmesi gerekmektedir.
Sonuç olarak akıllı şehirlerin, akıllı ekonomi bileşeninden biri olan teknolojiyi üst seviyede kullanarak, bireysel girişimlerden kentsel ölçekli ekonomiye kadar kendine ve yerel değerlerine özgü en uygun ekonomik modeli bulması gerekmektedir. Bunun yanında; kentli, üniversite sanayi ve yönetim gibi tüm kent paydaşları ortak, girişimci ve yenilikçi bir ruhla hareket ederek verimlilik üretkenlik ve küresel rekabet edebilirlik seviyesi artırılmalıdır.