İçindekiler
Deprem Nedir ve Neden Meydana Gelir?
Yerkabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yeryüzeyini sarsma olayına deprem denmektedir. Genel olarak deprem sözcüğü herhangi bir sismik olayın ürettiği sismik dalgaları adlandırmak için kullanılmaktadır. Depremler genellikle fay hatlarının çatlamasıyla oluşmaktadır.
Depremin nasıl oluştuğunu, deprem dalgalarının yeryuvarı içinde ne şekilde yayıldıklarını, ölçü aletlerini ve yöntemlerini, kayıtların değerlendirilmesini ve deprem ile ilgili diğer konuları inceleyen bilim dalına da sismoloji denmektedir.
Depremin büyüklüğü Moment magnitüd ölçeği ile belirlenmektedir. Bu ölçeğe göre 3 ve altı büyüklükteki depremler genelde hissedilmezken, 7 ve üstü büyüklükteki depremler yıkıcı olabilmektedir. Sarsıntının şiddeti ise Mercalli şiddet ölçeği ile ölçülmektedir.
Depremin meydana geldiği noktanın derinliği de yıkım kuvveti üzerinde etkilidir, bu sebepten yeryüzüne yakın noktalarda gerçekleşen depremler daha çok hasara neden olmaktadır. Bazen yeryüzüne yakın bir noktada güçlü bir deprem gerçekleştiğinde okyanus kıyılarında tsunamiye sebep olabilmektedir. Depreme bağlı sarsıntılar ayrıca toprak kaymasına neden olabilirken volkanik aktiviteleri de tetikleyebilmektedir.
Depremler, yer kabuğu ya da taş küre adı verilen yerkürenin en üstünde bulunan tabakada fay hattı adı verilen kırıkların çeşitli hareketleri ile meydana gelmektedir. Fay hatları, taş küredeki kayaların gerilme, sıkışma gibi yüksek basınç oluşturan şartlar altında kırılması ile oluşmaktadır. Depremler ise bu kırıklarda oluşan basınç dengesinin ani bir hareketle değişmesi ile ortaya çıkan sismik dalgalardır.
Daha sade hâliyle; depremler, yeraltında bulunan fay hatları arasındaki enerjinin anlık olarak ortaya çıkmasıdır. Tektonik plakalar arasında bulunan fay hatlarındaki bu hareketlenme, deprem dalgalarını oluşturur ve asıl yıkıcı güce sahip olan enerji türüdür. Bu deprem dalgaları, aynı havada yayılan ses dalgaları gibi yerkürede hareket eder ve yüzeye çıkarak depremi yaratmaktadır.
Depremlerin Oluşum Mekanizmaları
Depremin oluşmasının farklı nedenleri olduğu için farklı deprem türleri bulunmaktadır. Oluşumlarına göre depremleri şu şekilde sıralamak mümkündür:
Tektonik Depremler
Levhaların hareketi sonucu olan depremler genellikle tektonik depremler olarak nitelenmektedir. Yeryüzünde olan depremlerin yüzde 90’ı bu gruba girmektedir. Türkiye’de olan depremler de büyük çoğunlukla tektonik depremlerdir.
Volkanik Depremler
Volkanik depremler, volkanların püskürmesi sonucu oluşmaktadırlar. Yerin derinliklerinde ergimiş maddenin yeryüzüne çıkışı sırasındaki fiziksel ve kimyasal olaylar sonucunda oluşan gazların yapmış oldukları patlamalarla bu tür depremlerin meydana geldiği bilinmektedir. Volkanik depremler yanardağlarla ilgili olduklarından yereldirler ve önemli zarara neden olmamaktadırlar. Japonya ve İtalya’da oluşan depremlerin bir kısmı bu gruba girmektedir. Türkiye’de aktif yanardağ olmadığı için bu tip depremler olmamaktadır.
Çöküntü Depremler
Çöküntü depremler; yeraltındaki boşlukların (mağara), kömür ocaklarındaki galerilerin, tuz ve jipsli arazilerde erime sonucu oluşan boşlukların tavan blokunun çökmesi ile oluşmaktadırlar. Hissedilme alanları yerel olup, enerjileri azdır. Fazla zarar getirmemektedirler. Büyük heyelanlar ve gökten düşen meteorların da küçük sarsıntılara neden olduğu bilinmektedir.
Derin Deniz Depremleri
Odağı deniz dibinde olan derin deniz depremlerinden sonra denizlerde; kıyılara kadar ve bazen kıyılarda büyük hasarlara neden olan dalgalar oluşur, buna tsunami denmektedir. Deniz depremlerinin çok görüldüğü Japonya’da 1896 yılında tsunami sonucu 30.000 kişi ölmüştür.
Deprem Riski Yüksek Bölgeler
Deprem riski en yüksek bölgeler AFAD tarafından paylaşılan ve Ulusal Deprem Araştırma Programı (UDAP) kapsamında desteklenen Türkiye Deprem Tehlike Haritası kapsamında yer almaktadır. 18 Mart 20218 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanmış ve 1 Ocak 2019’da ise yürürlüğe girmiştir.
Türkiye’de Doğu Anadolu Fay Hattı, Batı Anadolu Fay Hattı ve Kuzey Anadolu Fay Hattı olmak üzere üç farklı fay hattı bulunmaktadır. Geniş bir coğrafyayı etkileyen bu fay hatları nedeniyle depremlerin etkilediği şehirlerin ve bölgelerin sayısı da bir hayli yüksektir. Fay hatlarının adından da anlaşılacağı üzere Doğu Anadolu, Batı Anadolu ve Kuzey Anadolu bölgeleri en riskli alanlar olarak belirlenmiştir. Söz konusu haritada kırmızı renkte gösterilen bölgeler risk derecesi en yüksek alanlardır.
Risk oranına göre toplamda 5 farklı derecede katagorilendirilen illeri şu şekilde sıralamak mümkündür:
Birinci Derece Riskli İller
İzmir, Balıkesir, Manisa, Muğla, Aydın, Denizli, Isparta, Uşak, Bursa, Bilecik, Yalova, Sakarya, Düzce, Kocaeli, Kırşehir, Bolu, Karabük, Hatay, Bartın, Çankırı, Tokat, Amasya, Çanakkale, Erzincan, Tunceli, Bingöl, Muş, Hakkâri, Osmaniye, Kırıkkale ve Siirt.
İkinci Derece Riskli İller
Tekirdağ, İstanbul (1. ve 2. Bölge), Bitlis, Kahramanmaraş, Van, Adıyaman, Şırnak, Zonguldak, Tekirdağ, Afyon, Samsun, Antalya, Erzurum, Kars, Ardahan, Batman, Iğdır, Elazığ, Diyarbakır, Adana, Eskişehir, Malatya, Kütahya, Çankırı, Uşak, Ağrı ve Çorum.
Üçüncü Derece Riskli İller
Eskişehir, Antalya, Tekirdağ, Edirne, Sinop, İstanbul, Kastamonu’yu, Ordu, Samsun, Giresun, Artvin, Şanlıurfa, Mardin, Kilis, Adana, Gaziantep, Kahramanmaraş, Sivas, Gümüşhane, Bayburt, Kayseri, Yozgat, Çorum, Ankara, Konya, Mersin ve Nevşehir.
Deprem Riski En Düşük Riskli İller
Türkiye Deprem Haritası’na göre deprem riskinin en az olduğu dördüncü ve beşinci grupta yer alan iller ise; Sinop, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin, Kırklareli, Ankara, Edirne, Adana, Nevşehir, Niğde, Aksaray, Konya ve Karaman’dır.
Depremden Korunma Yöntemleri
Türkiye, bulunduğu bölgenin tektonik faaliyetleri nedeniyle her an deprem yaşanabilecek ülkelerden biridir. Bu nedenle de deprem riski mutlaka dikkate alınmalı ve Türkiye’de yaşayan herkes depreme hazırlıklı olmalıdır. Çünkü deprem öncesinde alınacak önlemler, hem can hem de mal kayıplarının büyük ölçüde önüne geçebilmektedir. Deprem öncesinde alınacak önlemlerin başında, içinde yaşanılan daire, ev veya her türlü diğer meskenin imar ve bina yönetmeliklerine uygun olarak inşa edilip edilmediğinin kontrolü gelmektedir.
Deprem Öncesinde Evinizi Kontrol Ettirin
Türkiye’de yaşanan depremlerde meydana gelen can kayıplarının önemli bir kısmı yıkım kaynaklıdır. Bu nedenle içinde yaşadığımız, çalıştığımız veya düzenli olarak kullandığımız binaların inşaat standartlarına uygunluğu sağlanmalıdır. Eğer yeni bir ev alınacaksa, yasa ve yönetmeliklerle belirlenen şartlara uygun olarak inşa edilip edilmediği öğrenilmelidir. İçinde yaşanan bina konusunda halihazırda bir bilgi bulunmuyorsa, depreme dayanıklılığının uzmanlar tarafından denetlenmesi gerekmektedir. Bu konuda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından yardım alınabilir.
Deprem öncesinde, evin depreme dayanıklılığı kadar tahliyeye uygun olup olmadığı da kontrol edilmelidir. Evde çocuk, engelli veya yaşlılar ikamet ediyorsa; bu kişilerin özel ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalı ve bunlara uygun olarak kolayca tahliye edilebilen evler tercih edilmelidir.
Deprem İçin Sigorta Yaptırın
Sadece deprem değil, tüm afetlerde meydana gelebilecek olası kayıplarınızı güvence altına alabilmek için sigorta yaptırılması gerekmektedir. Bu, ilk etapta mali bir yük gibi görünse de afetlere karşı sigorta yaptırmak, yaşayabileceğiniz acı olaylardan sonra size ciddi bir destek sağlayabilmektedir.
Depreme Karşı Acil Durum Planı Yapın
Depreme karşı alınacak önlemlerden bir diğeri de acil durum planı yapmaktır. Planda temel olarak acil durum sonrası aile fertleriyle nerede ve nasıl buluşacağınız, buluşma yerine hangi yollardan gideceğiniz, hangi malzemeleri kimin yanına alacağı ve diğer önemli konular yer almalıdır. Afet ve acil durum planını hazırladıktan sonra, bunu belirli aralıklarla değerlendirmeniz gerekmektedir. Böylece hem herkesin planı hatırlaması hem de planda daha önce fark edilmemiş bir hata varsa düzeltilmesi sağlanmaktadır.
Deprem Öncesinde Evdeki Eşyaları Sabitleyin
Deprem sırasında can ve mal kayıpları sadece yıkım nedeniyle oluşmamaktadır. Evlerde bulunan eşyaların devrilmesi veya savrulması gibi nedenlerle de ciddi sorunlar baş gösterebilmektedir. Bu sebeple, deprem riskine karşı evde bulunan eşyaların sabitlenmesi önerilmektedir.
Deprem İçin Acil Durum Çantası Hazırlayın
Deprem sonrasındaki 72 saat boyunca hayatınızı idame ettirebilmeniz için acil durum çantasına ihtiyaç duyacaksınız. Temiz kıyafet, eldiven ve maske gibi deprem sonrasında ihtiyaç duyabileceğiniz malzemelerin acil durum çantası içerisinde yer alması gerekmektedir. Bu nedenle çantanızı hazırlamaya başlamadan önce, ihtiyacınız olabilecek ekipmanları düşünmeniz gerekmektedir.